Anne veya baba tarafından aile içerisinde çocuklardan birinin korunması veya anne/babanın ikna edilerek o evladına mal varlığını geçirmesi şeklinde diğerler evlatların mağdur etmesi olayı bize en çok sorulan sorulardan biri. Çünkü diğer evlatlar bunun kendilerinin miras hakkının ihlali olduğunu düşünerek baba/anne sağ iken hemen devir işlemini durdurmak veya iptal ettirmek istiyorlar.Ancak konu onların sandığı kadar kolay bir konu değildir. Bunu somut olarak Belçika’dan bir vatandaşımızın sorduğu soruya cevap vererek anlatmaya çalışalım.
Soru: Biz üç kardeşiz, iki kız, en küçüğümüz erkek. Babam küçük erkek kardeşimizi kayırıyor. Türk vatandaşı olan babam ağır hasta, erkek kardeşimize Türkiye´deki yazlığımızı satış diye gösterererek evin tapusunu geçen sene onun üstüne yaptı. Kardeşim çalışmıyor, nasıl satın almış olabilir ? Bizi böylece miras hakkımızdan mahrum ediyor. Buna karşı şimdi ne yapabiliriz ? P.T. (Brüksel)
Babasınızın sağlığında yapabileceğiniz bir şey yok. Babasınızın akli dengesi yerindeyse kendi malını istediği gibi satar veya bağışlıyabilir. Buna karşı diğer evlatların yapabileceği bir şey yoktur. Ancak akıl sağlığının yerinde olmaması, malını tasarrufta şuursuzca israfa kaçması gibi hallerde doktor raporuna dayalı olarak mahkemece babanızı hacir altına aldırıp ona bir vasi veya kayyum atanmasını sağlayabilirsiniz. Bu durumda kardeşinize yaptığı satışı önleme şansınız olur.
Miras hakkı ve mirasçılık sıfatı miras bırakanın ölümü ile başlar. Siz tek başınıza veya diğer kardeşle beraber ancak babasınızın ölümünden itibaren bu satış işleminin aslında diğer mirasçılardan mal kaçırmak için yapılan göstermelik (muvazaalı) bir işlem olduğu gerekçesiyle dava açabilirsiniz. Satış bedelinin düşük tutulması, aile içinde satış olması, alıcı kardeşinin kendi parasının olmaması, satış bedelinin bankadan ödenmemesi, erkek kardeşin aile içinde baba tarafından kayrılması gibi konular bu satışın göstermelik bir satış olduğu yolunda kanıtlardır. Bu dava için herhangi bir zamanaşımı süresi yoktur. Her zaman açılabilir.
Muris muvazaasına dayalı bu davayı açtığınızda ayrıca mahkemeden tedbir kararı isteyerek evin başkasına satışını engellemelisiniz. Yoksa ev kardeş tarafından iyiniyetli bir üçüncü kişiye satıldığında sizin hakkınızı almanız çok güçleşir.
Ayrıca siz veya kardeşiniz babanın ölümünden itibaren bir yıl içinde saklı pay davası (mahfuz hisse- tenkis- davası) açabilirsiniz. Saklı pay davası evin satımıyla sizin yasal miras payınıza bir tecavüz olması halinde sözkonusu olur.
Çocuk, eş gibi miras bırakanın en yakınları miras hukukunda yasal mirasçılar olarak adlandırılır. Siz annenizle birlikte mirasçı olduğunuz için annenin payı dörte birdir, diğer üç kardeş de kalan dörtte üçü eşit olarak paylaşır, yani sizin miras payınız dörtte birdir. Bu paya yasal pay denir. Miras bırakan sağlığında yaptığı işlemlerle, mesela bir vasiyetname ile, bağışlamayla, ancak böyle işlemlerle bu yasal payın yarısına kadar geçerli işlem yapabilir. Yarısını aştığında saklı paya tecavüz edilmiş olur ve miras bırakanın ölümünden sonra bu işlemler iptal edilebilir. Siz ve miras bırakanınız Belçika´da oturmanıza rağmen miras bırakan, yani babanız Türk vatandaşı olduğu için Türk hukukunun yukarıda açıkladığımız kuralları uygulanır.
Av. Şerif Yılmaz/Osnabrück