Av. Şerif YILMAZ

YOKLAMA VE BAKAYA KAÇAKLARINA VERİLEN İDARİ PARA CEZASI

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 72. maddesi gereğince her erkek Türk vatandaşı askerlik yükümlülüğünü yerine getirmek zorundadır.

Anayasadaki erkeklere yüklenen bu askerlik yükümlülüğü Türk vatandaşının 20 yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününden başlayan ve askerlik hizmetini yerine getirmesi şartıyla 41 yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününde biter (Askeralma Kanunu md. 3/1-a).

7179 sayılı Askeralma Kanunu’nda tespit edilen esaslar dışında askerlik hizmetini yapmadıkça veya yapmış sayılmadıkça hiçbir yükümlü askerlik çağı dışına çıkarılmaz (Askeralma Kanunu md. 5/11).

Yükümlü erkek Türk vatandaşı (ki, buna çifte vatandaşlar da dahildir) 20 yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününden itibaren yoklama yaptırmak ve şartları varsa askerliklerini kanuni sürelere kadar erteletmeleri veya erteletme işlemi yapılmış ve tekrar uzatılması gerekiyorsa uzatmak için yeniden başvurmaları gerekir.

Buradaki yoklama, yükümlülerin sağlık muayenelerinin yapılarak askerliğe elverişli olup olmadıklarının, öğrenim durumları, meslekleri ve niteliklerinin tespiti için yapılan bir işlemdir. (Askeralma Kanunu md. 3/1-hh)

Yükümlü bu yoklamasını askerlik çağının başlangıcından askerlik hizmetini yaptığı veya yapmış sayıldığı güne kadar yaptırmak zorundadır. (Askeralma Kanunu md. 3/1-ıı)

Burada belirtelim ki, yurtdışında yaşayan ve fiilen silah altına alınmayı gerektirmeyen dövizle askerlik hizmetinden faydalanma hakkına sahip vatandaşların yoklamaları yapılmaz (Askeralma Yönetmeliği md. 8/4). Lâkin bu yoklama yaptırma yükümlülüklerinin olmaması onları erteleme yaptırma yükümlülüğünden kurtarmaz.

Bu sebeple askerlik çağına girmiş erteletme işlemini yapmamış veya erteleme hakkı bitmiş yükümlülerin kendi müracaatları veya yakalanmaları halinde bu yoklamasını kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın tabi olduğu yoklama yılı içerisinde yaptırmayanlara yoklama kaçağı deniyor ve bir kabahat suçu kabul edilerek kendilerine yoklama kaçağı kaldıkları tarihten itibaren kaçak kaldıkları her gün için idari para cezası veriliyor. (Askeralma Kanunu md. 3/1-ii ve 24/1-a)

Yoklamasını yaptıran ancak askere sevke tabi olduğu hâlde sevkini yaptırmayanlar ile sevk edildiği birliğe katılmayanlara “Bakaya”, sevkini yaptırdığı hâlde kendisine tanınan yol süresi dışında birliğine katılanlara ise “Geç iltihak bakayası” deniyor. Bunlar da yine bir kabahat olan ve bakaya kalınan her gününe idari para cezası verilen bakaya suçunu işlemiş oluyorlar. (Askeralma Kanunu md. 3/1-d ve l ile 24/1-b ve c)

Burada unutmamak gerekir ki, şartları oluştuğunda dövizle veya bedelli askerlik bedelini ödemekle veya fiili askerlik hizmeti yapmakla yoklama veya bakaya suçu sebebiyle tahakkuk ettirilen idari para cezaları silinmez. Bu idari para cezalarının da ayrıca ödenmesi gerekiyor.

İdari para cezası nasıl hesaplanıyor?

Yoklama kaçakları için yoklama kaçağı kaldıkları tarihten, bakayalar için, bakaya kaldıkları tarihten, geç iltihak bakayaları için, kendilerine tanınan yol süresinin bitiminden itibaren kaçak kaldıkları gün süresi kadar idari para cezası ile cezalandırılır (Askeralma Yönetmeliği md. 101/1).

Bunlardan kendiliğinden gelenlere 2024 yılı için gelmedikleri her gün karşılığı 32,18 TL, yakalananlara ise bunun iki katı yani 64,37 TL idari para cezası uygulanır. Bu para cezalarının günlük miktarları her yıl başından itibaren Hazine ve Maliye Bakanlığının açıkladığı yeniden değerlendirme oranına göre arttırılır (5326 sayılı Kabahatler Kanunu md. 17/7). İdari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerekiyor (Askeralma Yönetmeliği md. 101/2).

26.06.2019 tarihinden önceki dönem için yoklama kaçağı veya bakaya kalınan her gün idari para cezaları mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunu’nun 89. maddesine göre belirlenir.

Bu idari para cezalarını vermeye ise; askerlik şubesine bizzat müracaat eden yükümlüler için müracaat ettiği, kolluk kuvvetleri tarafından getirilen yükümlüler için ise getirildiği askerlik şubesi başkanı; kolluk kuvvetleri tarafından haklarında tutanak tutulma işlemi de dahil diğer durumlar için nüfusa kayıtlı olduğu yer askerlik şubesi başkanı yetkilidir. Yükümlünün bizzat müracaat ettiği veya getirildiği askerlik şubesi başkanınca uygulanan idari para cezası derhâl yükümlünün nüfusa kayıtlı olduğu yer askerlik şubesi başkanlığına bildiriliyor (Askeralma Yönetmeliği md. 101/4).

Bu para cezaları her yükümlüye mi uygulanır?

Prensip olarak idari para cezası bu yoklama kaçaklığı veya bakaya suçlarını işleyen her yükümlüye uygulanır.

Lâkin yapılan muayenelerinde askerliğe elverişli olmadıkları anlaşılanlar (çürük raporu), askerlikten muafiyet hakkı olanlar ile Kanunda belirtilen nedenlerle erteleme hakkı olduğu halde süresi içerisinde işlem yaptırmayanlara erteleme sürelerine denk gelen günler için idari para cezası uygulanmaz. (Askeralma Kanunu md. 24/2)

Örneğin Belçika’da doğup büyüyen ve orada ikamet eden yükümlü (A), 20 yaşına girdiği halde yetkili Türk konsolosluğuna müracaat edip yurtdışı askerlik ertelemesini yaptırmamıştır. Yükümlü (A), 29 yaşında iken yetkili Türk konsolosluğuna müracaat edip 35 yaşını dolduracağı yılın sonuna kadar askerlik ertelemesini yaptırmıştır. Bu yükümlü 20 ilâ 29 yaşları arasında yaklaşık 9 yıl yoklama kaçağı durumundadır ve kaçak kaldığı her gün için idari para cezası ödemesi gerekmektedir. Fakat 20 ilâ 29 yaşları arasında kendisi Belçika’da yasal olarak ikamet etmekte ve çalışmaktadır. Yani bu dönem için de yurtdışı askerlik erteleme hakkı bulunmaktadır. Bu durumda yükümlü (A) için uygulanan ve tahakkuk eden yoklama kaçaklığı idari para cezaları iptal edilir.

Şayet bu yükümlere idari para cezasının uygulanmayacağı sonradan anlaşılmış ise verilen para cezaları iptal edilir ve bu iptal edilen para cezalarının takip ve tahsili için vergi dairesine gönderilmiş ise gönderilen vergi dairelerine bildirilir (Askeralma Yönetmeliği md. 101/3).

Verilen para cezaları nasıl tahsil ediliyor?

Yoklama kaçaklığı veya bakaya suçu nedeniyle hesaplanan idari para cezaları yükümlüye yetkili askerlik şubesi tarafından 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre tebliğ ediliyor. Tebligat metninde bu karara karşı başvurulabilecek itiraz kanun yolu, mercii ve süresinin açık bir şekilde belirtilmesi gerekiyor (Kabahatler Kanunu md. 26/1).

İdarî para cezası kararı yükümlü kişinin bizzat kendisine verilmesi halinde tutanakta bu hususun açıkça belirtilmesi, bu karara karşı başvurabileceği kanun yolu, mercii ve süresine ilişkin olarak bilgilendirildikten sonra kişinin karar tutanağını imzalaması gerekiyor. Şayet yükümlü imzadan kaçınılması halinde bu durum tutanakta açıkça belirtilmesi ve karar tutanağının bir suretinin yükümlüye verilmesi gerekiyor (Kabahatler Kanunu md. 26/2).

Uygulamada sık görülen askerlik şubelerinin bu idari para cezası kararını tebliğ ederken 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na aykırı tebliğ ettikleri, tebliğ kanuna uygun olsa bile kararda karara karşı başvurulabilecek itiraz kanun yolu, mercii ve süresini açık bir şekilde belirtilmediği görülmektedir. Her iki halde kanuna aykırı olduğundan verilen idari para cezası usulsüz oluyor ve kesinleşmiyor.

Bu idarî para cezası kararında belirtilen para cezasının yükümlüye tebliğinden itibaren bir ay içerisinde ödenmesi gerekiyor (Kabahatler Kanunu md. 17/6, Cümle 2).

Ödeme yapılmaması halinde ise yetkili askerlik şubesi tarafından 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen tahsil yani vergi dairesine gönderiliyor (Kabahatler Kanunu md. 17/4).  Kararı alan vergi dairesi de 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre idari para cezasını bir aylık ödeme süresinin bitiminden itibaren işleyecek gecikme zammıyla birlikte tahsili için bir icra dairesi gibi takibi başlatıyor ve borçlu yükümlünün taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına haciz işlemi uygulayarak tahsilat yapıyor.

YOKLAMA KAÇAĞI VE BAKAYA OLANLAR DÖVİZLE ASKERLİK BEDELİNİ YATIRSA BİLE PARA CEZASINI DA ÖDEMELİ Mİ? Video için lütfen tıklayınız!

Bu para cezasının ödenmesinde indirim veya taksit imkânı var mı?

Yükümlünün yoklama kaçağı veya bakaya olarak idari para cezası kararının kendisine tebliğinden itibaren bir ay içinde cezanın tamamını ödemesi halinde kendisinden para ceza miktarının dörtte üçü tahsil edilir. Yani %25 indirimli ödeme yapabilir. Ödeme yapılması, yükümlünün bu karara karşı kanun yoluna başvurma hakkını da etkilememektedir (Kabahatler Kanunu md. 17/6). Ödemesine rağmen karar karşı itiraz hakkını kullanabilir.

Yükümlünün bu para cezasını ödeme gücü yok ise para cezasının, ilk taksitini peşin ödemek şartıyla, bir yıl içinde ve dört eşit taksit halinde ödenmesine karar verilebiliyor. Bunun için ilgili vergi dairesine müracaat etmesi gerekiyor. Taksitlerin zamanında ve tam olarak ödenmemesi halinde ise idarî para cezasının kalan kısmının tamamı tahsil ediliyor (Kabahatler Kanunu md. 17/3).

Ödeme süresinin son gününün resmî tatile rastlaması halinde, tatili takip eden ilk iş günü mesai bitimine kadar ödeme süresi uzuyor.

Bu idari para cezası ödenmez ise hapis cezasına çevrilir mi?

İşlenen bir suçtan dolayı alınan adli para cezalarının aksine yoklama kaçaklığı veya bakaya dolayısıyla verilen idari para cezaları kesinlikle kısa süreli de olsa hapis cezasına çevrilemez. Aynı zamanda adli sicil yani sabıka kaydına da işlenmez.

Bu para cezası kararlarına karşı itiraz edilebilir mi?

Şayet askerlik şubesi kanuna uygun idari para cezası kararını tebliğ etmiş ise, tebliğ tarihinden itibaren en geç 15 gün içerisinde yükümlü kendisi veya kanuni temsilcisi veya avukatı ile yetkili Sulh Ceza Mahkemesine iki nüsha bir dilekçe ile itiraz edilebilir. Şayet bu sürede itiraz edilmez ise verilen yoklama kaçaklığı veya bakaya kalma sebebiyle verilen idari para cezası kararı kesinleşir (Kabahatler Kanunu md. 27/1 ve 3).

Yükümlü itiraz dilekçesinde, idarî para cezası kararına ilişkin bilgileri ile bu karara karşı ileri sürdüğü delilleri açık bir şekilde göstermesi gerekiyor (Kabahatler Kanunu md. 27/1 ve 3).

Askerlik şubesinin bu idari para cezası kararına karşı yükümlü durumuna göre para cezasının tebliğ edildiği tarihten itibaren soruşturma zamanaşımının geçmesi, erteleme hakkı olduğu dönemler için de para cezasının verildiği, Türkiye’de veya yurtdışında tutukluluğu, hükümlülüğü, bir sağlık kurumu raporuyla belgelendirilmiş istirahat gerektiren hastalığı, eşi veya ikinci derece dâhil kan veya kayın hısımlarından birinin sağlık kurumu heyet raporuyla belgelendirilmiş hayati tehlike içinde olduklarını gösteren hastalığı gibi bir sebebi veya kabul edilebilir bir özrünü göstererek ve belgelendirerek itirazda bulunabilir  (Askeralma Kanunu md. 23, 24/1, Askeralma Yönetmeliği md. 99/1, Kabahatler Kanunu md. 20).

Şayet hastalık, doğal afet, tutukluluk gibi bir mücbir sebebin varlığı dolayısıyla bu sürenin geçirilmiş olması halinde bu sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç 7 gün içinde karara karşı itiraz başvurusunda bulunulabilir. Fakat mahkeme para cezasının yerine getirilmesinin durdurulmasına karar vermedikçe bu itiraz başvurusu kararın kesinleşmesini engellemez. Dilekçede ayrıca, başvurunun süresinde yapılmasını engelleyen mücbir sebep dayanaklarıyla gösterilir (Kabahatler Kanunu md. 27/4).

İtiraz başvurusunu alan yetkili Sulh Ceza Mahkemesi itiraz dilekçesinin bir suretini ilgili askerlik şubesine gönderir. Askerlik şubesi 15 gün içerisinde idarî para cezasına ilişkin işlem dosyasının tamamının bir örneğini, cevap dilekçesi ile birlikte mahkemeye verir. Mahkeme gerekli görmesi halinde işlem dosyasının aslını da ilgili askerlik şubesinden isteyebilir.

Karşılıklı dilekçeler verildikten sonra mahkeme ister dosya üzerinden isterse duruşma açarak incelemesini yapar. Tüm delilleri toplayan mahkeme nihayetinde verilen idari para cezasının hukuka uygunluğu sebebiyle “başvurunun reddine”, hukuka aykırı olmasının tespiti halinde “idari para cezası kararının kaldırılmasına” karar verir. Şayet idari para cezasının miktarı örneğin 2024 yılı için 15.000 TL ve daha az ise mahkemenin verdiği karar kesindir, itiraz edilemez (Kabahatler Kanunu md. 28).

Mahkemenin verdiği bu son kararlara karşı da Ceza Muhakemesi Kanununa göre kararın tebliği tarihten itibaren en geç iki hafta içinde itiraz edilebilir (Kabahatler Kanunu md. 29/1, Ceza Muhakemesi Kanunu md. 267 ve devamı).

İtirazı alan itiraz mahkemesi duruşma açmadan dosya üzerinden inceleme yaparak her bir itirazla ilgili olarak “itirazın kabulüne” veya “itirazın reddine” şeklinde kararını verir (Kabahatler Kanunu md. 29/2 ve 3). Mahkemenin verdiği karar taraflara tebliğ edilir. Vekil olarak avukatla temsil edilme halinde ayrıca taraflara tebligat yapılmaz (Kabahatler Kanunu md. 29/2 ve 3).

İtiraz hakkında karar veren mahkemenin bu kararı kesindir, istinaf veya temyiz yoluna başvurulamaz (Ceza Muhakemesi Kanunu md. 271/4).

Verilen bu idari para cezaları için zamanaşımı var mı?

Yetkili askerlik şubesi başkanınca (daha önce ilçe idare kurulu) verilen bu idari para cezaları hakkında Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanmaktadır (Askeralma Yönetmeliği md. 101/7).

Bu nedenle bu idari para cezalarının zamanaşımına ilişkin Kabahatler Kanunu 20. maddesi uygulanır. Fakat yoklama kaçağı veya bakaya kalma suçu yükümlülük yerine getirilmedikçe devam eden bir suç türüdür. Yani kesintisiz mütemadi suçlardır. Bu nedenle bu idari para cezalarının zamanaşımı yoklama veya bakaya suçunun işlediği tarihten itibaren başlatılarak askerlik şube başkanınca idari para cezasının verildiği tarihe kadar olan süre ile hesaplanır (Kabahatler Kanunu md. 15/2 ve 20/4).

Örneğin 15.07.1991 doğumlu Almanya’da yaşayan (B) yoklamasını yurtdışı ertelemesini yaptırmadığından 01.01.2000 tarihinden itibaren yoklama kaçağı olmuştur. Yetkili askerlik şubesi başkanınca 01.07.2019 tarihinde kendisine 45.000 TL idari para cezası kararı vermiş ve usulüne uygun bu kararını 25.09.2019 tarihinde tebliğ etmiştir. Bu durumda verilen 45.000 TL idari para cezası için soruşturma zaman aşımı ilk defa kaçak kaldığı 01.01.2000 tarihinden değil, 01.07.2019 tarihinden itibaren hesaplanır.

Zamanaşımının başlangıcına ilişkin bu tespit yapıldıktan sonra verilen idari para cezasının toplam miktarına göre soruşturma zamanaşımı süresi belirlenir. Buna göre 100.000 TL veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde 5 yıl, 50.000 TL veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde 4 yıl ve 50.000 TL’den az idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde de 3 yıl geçmekle verilen idarî para cezası zamanaşımına uğrar ve zamanaşımının dolması nedeniyle yükümlü kaçak hakkında idarî para cezasına karar verilemez (Kabahatler Kanunu md. 120/1 ve 2).

Örneğimizdeki Almanyalı yükümlü (B) hakkında toplam 45.000 TL idari para cezası verildiğinden, bu miktar da 50.000 TL’den az olduğundan 3 yıllık soruşturma zamanaşımı idari para cezası kararının verildiği 01.07.2019 tarihinden itibaren 01.07.2022 tarihinde dolduğundan verilen para cezası iptal edilir. (Yargıtay 7. Ceza Dairesi 15.07.2014 günlü 2014/12343-14631, Yargıtay 19. Ceza Dairesi 02.06.2016 günlü 2016/4694-18992, Yargıtay 19. Ceza Dairesi 04.11.2019 günlü 2019/930-13539, Yargıtay 19. Ceza Dairesi 09.12.2020 günlü 2019/33946 E., 2020/18589 K. Sayılı kanun yararına bozma kararları)

YOKLAMA KAÇAĞI VE BAKAYALARA VERİLEN PARA CEZASINA KARŞI NEREYE VE NASIL İTİRAZ EDİLEBİLİR? Video için lütfen tıklayınız!

İdari para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezası verilebilir mi?

Yoklama kaçağı veya bakaya kalındıktan sonra askerlik şubesince idari para cezası verilip Tebligat Kanununa göre yükümlüye tebliğ edilmesi ve tebliğden itibaren verilen bir ay içerisinde para cezasının ödenme süresinin geçirilip kararın kesinleşmesine kadar yükümlünün herhangi bir kolluk kuvveti tarafından yakalanması halinde gözaltına alınması, tutuklanması, kolluk kuvvetlerince zorla askere götürülmesi, Cumhuriyet Savcılıkları tarafından bir ceza soruşturması açılması veya hapis cezası verilmesi söz konusu değildir.

Zira bu dönemde yükümlüye henüz yoklama kaçağı veya bakaya suçundan dolayı herhangi bir idari para cezası verilmemiş, verilmiş ise bile para cezası kararı kesinleşmemiştir.

Bu durumda yoklama kaçağı veya bakaya olanlardan kolluk kuvvetlerince yakalanarak muhafaza altına alınanlar, mesai saatleri içerisinde en yakın askerlik şubesine getirilir ve yoklamalarının yapılması sağlanır ve serbest bırakılır. Mesai saatleri dışında veya askerlik şubesinin bulunmadığı yerlerde yakalananlar ilgili olarak ise kolluk kuvveti tarafından hazırlanan tutanağa istinaden derhal serbest bırakılır. Kolluk kuvveti tarafından hazırlanan tutanağın bir sureti yoklama kaçağı veya bakaya olan yükümlüye verilir, diğer sureti ise kolluk tarafından en geç 3 işgünü içerisinde en yakın askerlik şubesine teslim edilir.

Yoklama kaçağı ve bakaya olarak arananlardan yurt dışında yaşayan vatandaşlara ise ilgili Türk Konsoloslukları aracılığıyla işlemlerini tamamlatması (örneğin halen hakkı varsa askerliğini erteletmesi veya dövizle askerlik hizmetini yerine getirmesi gibi) tebliğ edilir ve tebellüğ belgeleri askerlik şubesine iade edilir (Askeralma Kanunu md. 26, Askeralma Yönetmeliği md. 100).

Hatta yoklama kaçağı veya bakaya olarak Türkiye’de aranırken askerlik şubelerine mesai saatleri içerisinde teslim edilen veya kendiliğinden müracaat eden yükümlülerden herhangi bir yaş sınırı aranmadan, dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkarılanların ise yeniden dövizle askerlikten yararlanma hakkı bulunmadığından 35 yaş sınırı dikkate alınarak, yabancı bir ülkede oturma veya çalışma iznine sahip olduklarının pasaport, oturma veya çalışma izin belgesi, yabancı ülke pasaportu veya kimlik kartı ya da Türk Konsoloslukları aracılığı ile kanıtlanmasını müteakip askerlik işlemleri bir defaya mahsus 3 ay süreyle geçici olarak ertelenebiliyor (Askeralma Yönetmeliği md. 63/7).

Yoklama kaçağı veya bakaya olarak Türkiye’de aranan bu yükümlüler rahatlıkla Türkiye’ye gidebilirler ve şayet haklarında başkaca bir suç veya nedenle yurtdışı çıkış yasağı yoksa rahatlıkla da yaşadıkları ülkeye dönebilirler. Bu dönemde haklarında kolluk kuvvetleri tarafından kaç defa tutanak tutulursa tutulsun sonuç yine aynıdır. Zira yukarıda değindiğimiz mevzuat hükümlerine göre kimse onları zorla askere götüremez, bu suçlar dolayısıyla gözaltına alamaz ve tutuklayamaz.

Durum bu iken yoklama kaçaklığı veya bakaya suçundan dolayı yükümlüye askerlik şube başkanınca idari para cezası verilmiş ve bu karar usulüne uygun olarak yükümlüye tebliğ edilmesine rağmen yükümlü tarafından bir ay içerisinde para cezası ödenmemiş ise veya bu karara karşı süresi içerisinde yükümlü tarafından itiraz edilmesine rağmen mahkemece son kesin kararla itirazın reddine karar verilmiş ise idari para cezası kararı kesinleşir. İşte bu kesinleşme tarihinden sonra yükümlünün bir ceza davası ve hapis cezası ile karşılaşması mümkündür.

Çünkü barış zamanında yoklama kaçaklığı veya bakaya suçu nedeniyle askerlik şube başkanınca verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra bu eylemlerden herhangi birini işleyenler hakkında nüfusa kayıtlı olduğu yer askerlik şubesince suç dosyaları hazırlanarak yükümlülerin nüfusa kayıtlı oldukları yer Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir (Askeralma Yönetmeliği md. 101/5).

Bu suç dosyasını alan yetkili Cumhuriyet Savcısı Ceza Muhakemeleri Kanun (CMK) hükümlerine göre yükümlü şüphelinin ifadesini alarak soruşturmasını tamamlar ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 63. maddesi gereğince cezalandırılması için yetkili Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açar.

Asliye Ceza Mahkemesi yapacağı açık yargılama sonunda Askeri Ceza Kanunu’nun 63. maddesine göre verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra yükümlünün durumuna göre mazeretsiz olarak yoklama kaçaklarından birlikte yoklamaya tabi oldukları doğumluların yurt genelinde normal sevk yılı içindeki son kafilesi gönderilmiş bulunanlar için, son kafilenin gönderilmesi tarihinden, bakaya kalanlar için ise bakaya kaldıkları tarihten itibaren 4 ay içinde gelenler 6 aya kadar, yakalananlar 2 aydan 6 aya kadar, 4 aydan sonra bir yıl içinde gelenler 2 aydan bir yıla kadar, yakalananlar 4 aydan bir yıla kadar, bir yıldan sonra gelenler 4 aydan 2 yıla kadar, yakalananlar 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabiliyor (Askeri Ceza Kanunu md. 63).

Asliye Ceza Mahkemesi yükümlü sanığa savunma hakkı için fırsat verir ve savunmasını almak için mahkemeye davet eder. Şayet yükümlü sanık davete rağmen mahkemeye gelmez ise zorla getirtilmesi için kolluğa talimat verir.

Yükümlü sanık mahkemeye getirtilemiyorsa veya kendisinin bilinen adresinde ulaşılamıyorsa bu durumda mahkeme yükümlü sanığın ifadesinin alınıp serbest bırakılması için tutuklama kararı verir. Bu karar GBT kayıtlarına girdiğinde yükümlü yoklama kaçaklığı veya bakaya olma yanında bu defa bir ceza davasının muhatabı sanık olarak aranan kişilerden olur. Yakalandığında kolluk tarafından en yakın Asliye Ceza Mahkemesine götürülerek ifadesi alınır ve serbest bırakılır.

Mahkeme Ceza Muhakemeleri Kanununa göre açık yargılama yapar. Sanık yükümlünün savunmasını aldıktan ve dosyadaki belgeleri inceledikten sonra kararını verir. Şayet kanundaki şartlara uyuyorsa sanık yükümlünün durumuna göre 3 yıla kadar hapis cezası verebilir.

Elbette mahkeme verdiği cezada takdiri indirim veya arttırım, kısa süreli cezanın paraya çevrilmesi, verilen cezanın ertelenmesi veya hükmün geri açıklanması hükümlerini uygulayarak netice cezayı belirler.

Lâkin mahkeme cezayı tayin ederken suçun unsurlarının oluşup oluşmadığına dikkat etmesi gerekir. Şayet suçun unsurları oluşmamış ise yükümlü sanık hakkında beraat kararı vermek zorundadır.

Hapis cezası verilebilmesi için suçun unsurları nedir?    

Askeri ceza Kanunu’nun 63. maddesine göre;

  • İdari para cezasının kesinleşmesi
  • Kesinleşmeye rağmen suçun işlenmesine devam edilmesi
  • Askeralma Kanunu’nun 23. maddesinde belirtilen mazeretlerden birisinin bulunmaması

suçun unsurları olarak sayılmıştır.

Buna göre idari para cezası usulüne göre kesinleşmeden yükümlü hakkında ceza davası açılmış ise mahkeme sanığın beraatine karar vermek zorundadır.

Örneğin idari para cezası kararı 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile bu kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun tebliğ edilmemiş ise sanık hakkında beraat kararı verilir. Örneğin yurtdışında veya cezaevinde bulunan yükümlünün Türkiye’de bulunan adresine „muhatabın adresi kapalı olduğundan haber kâğıdı kapıya asılıp komşusu Latif Bey’e haber verilerek ilgili mahalle muhtarına tebliğ edildi“ şerhi düşülerek yapılan tebligat usule aykırı olduğundan suçun “para cezası kararının kesinleşmesi” unsuru oluşmadığından sanık hakkında beraat kararı verilir (Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 30.03.2023 tarih 2021/15925 E., 2023/3052 K.).

Yine örneğin idari para cezası kararı 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre usulüne uygun tebliğ edilse bile idari para cezası kararında Kabahatler Kanunu’nun 26/1 maddesi gereğince bu karara karşı başvurulabilecek kanun yolu, mercii ve süresi açık bir şekilde belirtilmemiş ise kesinleşen bir idari para cezasından söz edilemeyeceğinden yine sanığın beraatine karar verilecektir.

Şerif YILMAZ/ Türk Hukuku Avukatı

NOT: Hangi ülkede olursanız olun ücrete tabi ön ödemeli danışma randevusu için bizlerle hafta içi 10.00-17.00 Almanya mesai saatleri içerisinde +49 1522 4444405 nolu cep (WhatsApp) numarasından ulaşabilir veya web sayfamızdaki diğer iletişim yollarından irtibat kurabilirsiniz.

***Makalenin tüm hakları Av. Şerif Yılmaz’a aittir. Bu nedenle izinsiz olarak kopyalanıp yayınlanması yasaktır. Ancak link verilerek ve isim belirtilerek makaleden alıntı yapılabilir.

YOKLAMA KAÇAĞI VE BAKAYALARA HANGİ ŞARTLARDA HAPİS CEZASI VERİLEBİLİR? Video için lütfen tıklayınız!

Bütün yönleriyle; YOKLAMA VE BAKAYA KAÇAKLARINA VERİLEN İDARİ PARA CEZALARI Tek videoda izlemek için lütfen tıklayınız!

Cookie Consent mit Real Cookie Banner