YURT DIŞINDA YAŞAYAN TÜRK VATANDAŞLARININ ASKERLİK İŞLEMLERİ
Bu makalemizde yurt dışında yaşayan yani kanunun ifadesiyle oturma ve çalışma iznine sahip olarak işçi, işveren veya bir meslek ya da sanat mensubu sıfatı ile yabancı ülkelerde bulunan Türk vatandaşlarının en çok karşılaştıkları sorunlardan biri olan askerlik ertelemesi, dövizle askerlik ve çifte vatandaşlık halinde askerlik durumlarını açıklamaya çalışacağız.
1982 Anayasa’sının „ Vatan hizmeti” başlıklı 72.maddesi „ Vatan hizmeti, her Türk‘ün hakkı ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlı Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne şekilde yerine getirileceği veya getirilmiş sayılacağı kanunla düzenlenir.“ hükmü gereğince askerlik hizmeti her Türk vatandaşı için bir hak olduğu kadar yerine getirilmesi gerekli bir görevdir. Madde bunun ne şekilde yerine getirileceğini veya getirilmiş sayılacağının kanunla düzenleneceğini belirtmektedir. Buna göre kanun koyucu bir çok kanunda bu hususu düzenlemiştir. Ancak konumuzla ilgili olarak üç temel kanun bulunmaktadır. Bunlardan birincisi 21.06.1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu ile 1076 sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu ve bu kanunları yürülükten kaldıran 26.06.2019 tarihinde yürülüğe giren 7179 sayılı Askeralma Kanunu’dur.
Dövizle askerlik hizmeti usulü ise, yurtdışında bulunan yükümlülerin bulundukları ülkelerde elde ettikleri oturma, çalışma ve benzeri haklarını yitirmeden yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri, ülkenin ve silahlı kuvvetlerin döviz ihtiyacının karşılanması amacıyla ilk defa 1980 ihtilalinden önce 20.03.1980 tarihli ve 2299 sayılı Kanunla 1111 sayılı Askerlik Kanununa 3. Ek madde ve bir geçici madde eklenmesiyle getirilmiştir.
Daha sonra 1981, 1982, 1984, 1988, 1992, 1999, 2003, 2005, 1 Şubat 2011 ve 30 Kasım 2011, 27 Ocak 2016, 3 Ağustos 2018 tarihlerinde bu askerlik usulü ile ilgili 1111 sayılı Askerlik Kanununa ek ve geçici maddeler ekleyerek veya değiştirerek düzenlemeler yapılmıştır.
Yapılan bu değişiklikler daha çok dövizle askerlik bedellerinin arttırılması, temel askerlik hizmetinin süresinin kısaltılması ve Kanunun hükümlerinden yararlanamayanlara af şeklinde olmuştur. 1111 sayılı mülga Askerlik Kanununda son yapılan değişiklikte ise Türk Silahlı Kuvvetler tarihinde ilk defa uzaktan eğitim alma zorunluluğunun getirilmesi ve döviz bedelinin 2.000 €‘ ya yükseltilmesidir.
Bundan sonra 26.06.2019 tarihinden itibaren yürülüğe girmek üzere 7179 sayılı Askeralma Kanunu yürürlüğe girmiş, kanunda zaman içerisinde yapılan değişikliklerle bedelli askerlik daimi hale getirilmiş, dövizle askerlik bedellinin hesaplanması değiştirilmiştir.
ASKERLİK ERTELEME (TECİL) İŞLEMLERİ
Askerlik çağı 20 yaşından gün almakla başlar ve 41 yaşından gün alıncaya kadar sürer. 20 yaşından gün alıpta askerlik çağına giren bir Türk vatandaşı askerlik işlemlerini tamamlayıp bu hizmeti yerine getirmek zorundadır. Fakat kanun bazı nedenlerden dolayı bu hizmetin yapılmasını erteleme imkanı vermekte. Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının askerliklerinin ertelenme şartları ve usulleri ile kimlerin bu haktan faydalanabileceklerini mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunun 35.maddesinin (G) bendinde düzenlemişti. Burada kanun koyucu oturma veya çalışma iznine sahip olarak işçi (İşveren veya bir meslek ya da sanat mensubu) olarak yabancı ülkede bulunma halini iki yılda bir yenilenmek kaydıyla 38 yaşı sonuna kadar bir erteleme nedeni olarak kabul etmiş, ancak bu hususta da idareye takdir hakkı tanımıştır. Bu düzenleme ile yurtdışında işçi olarak bulunan mükelleflerin uzun süre işyerlerinden uzak kalarak yurtdışındaki işlerini kaybetmemeleri amaçlanmıştır.(Askeri Yüksek İdare Mahkemesi 2.Daire 08.07.1997 tarih 1997/817 E. 1998/557 Kararı)
Ancak 7179 sayılı Askerlik Kanunu ile yeni düzenlemeler yürülüğe girmiştir. Bu kanuna göre yurt dışı askerlik ertelemelerini şu şekilde izah edebiliriz.
Yurt dışı Askerlik Erteleme (Tecil) Hakkından Faydalanabilecekler
Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde; Çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine sahip olarak işçi, işveren, meslek veya sanat mensubu statülerinden biri ile bulunanlar, yabancı bandıralı gemilerde gemi adamı statüsünde çalışıyor olanlar, tabiiyetinde bulunduğu yabancı ülkelerde ikamet eden çok vatandaşlık hakkına sahip olanlar (çifte vatandaşlar), durumlarını ispata yarayan belgeler ile bağlı bulundukları Türk Konsolosluklarına başvurmaları halinde askerliklerini, 35 yaşını tamamladıkları yılın sonuna kadar ertelenebilirler. (7179 sayılı Askeralma Kanunu md. 38, Askeralma Yönetmeliği md. 62)
Yurt dışı Askerlik Ertelemesinden Faydalanamayacaklar
Doğum yılına göre 35 yaşında veya öncesinde bulunmayıp daha büyük yaşta olanlar, yabancı ülkelerde resmi görevli olarak bulunanlar, dövizli askerlik hizmeti dışında diğer askerlik hizmetlerinden biri ile fiili askerlik hizmetine başlamamış olanlar, bu durumları devam ettiği müddetçe yabancı ülkelerde; ilticacı, kaçak işçi ve sığınmacı olarak bulunanlar, Türk bandıralı gemilerde çalışanlar ile yurda kesin dönüş yapan veya sınır dışı edilenler yurt dışı askerlik ertelemesi hakkından faydalanamazlar.
Yurtdışı askerlik ertelemesi başvurusunda hangi belgeler gerekiyor?
İbrazı gereken belgeler kişinin yurtdışında bulunduğu statüsüne göre değişiyor. Buna göre yurt dışı ertelemeden yararlanmak isteyen işçi statüsündekiler, Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkenin resmî makamlarından iltica başvurusu dışında elde ettikleri ve kendilerine yabancı ülkede işçi statüsü sağlayan çalışma iznini ihtiva eden oturma izni veya çalışma izin belgesini ve umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportunu ibraz etmeleri yeterli.
İşverenler statüsünde olanlar, Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkenin resmî makamlarından iltica başvurusu dışında elde ettikleri ve kendilerine yabancı ülkede işveren statüsü sağlayan çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya çalışma izin belgesi ile umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportunu ibraz edecekler.
Yurtdışında bir meslek veya sanatı icra edenler, Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkenin resmî makamlarından iltica başvurusu dışında elde ettikleri ve kendilerine yabancı ülkede meslek ya da sanatlarını icra etmelerine imkân veren çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya çalışma izin belgesi ile umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportunu ibraz etmeleri gerekiyor.
Yabancı bandıralı gemilerde çalışan gemi adamları ise gemiyi işleten şirket veya yetkilendirdikleri kişi ya da makamlarca düzenlenmiş fiilen gemi adamı olarak çalıştıklarını gösterir iş sözleşmesi, Türk veya yabancı ülke resmi makamlarınca düzenlenmiş gemi adamı cüzdanı ile umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportunu ibraz edecekler.
Nihayet yabancı ülkelerde ikamet eden çok vatandaşlık hakkına sahip olan çifte vatandaşlar, yabancı ülke vatandaşlık kimlik belgesi veya pasaportunu ibraz etmeleri yeterli.
Vatandaşlarımız durumlarına göre temin ettikleri belgelerle bağlı bulundukları Türk Konsolosluklarına, gemi adamları ise geminin bayrağını taşıdığı ülkedeki veya Dışişleri Bakanlığının gemi adamlarının işlemlerinin yürütülmesi için yetkilendirdiği Türk Konsolosluklarına bizzat başvurmak zorundadırlar.
Yani yurtdışı ertelemesinden ilk kez yararlanmak isteyen yükümlüler kendi durumlarına uygun belgelerle birlikte bizzat, müteakip ertelemelerde ise bizzat veya posta yoluyla Türk Konsolosluklarına başvurabilirken gemi adamları ilk ve müteakip ertelemelerde Türk Konsolosluklarına bizzat başvurmak zorundalar.
İstisna olarak kendisi resmi devlet görevlisi sıfatı taşımamasına rağmen; eşinin veya birinci derece kan ve kayın hısımlarının görevinden dolayı diplomatik, hizmet veya hususi pasaport sahibi olan yükümlülerden mevzuatta öngörülen şekilde kendilerine işçi, işveren veya meslek sanat mensubu statüsünü sağlayan iltica başvurusu dışında elde ettikleri çalışma iznini ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma izin belgesini ibraz edenlerden umuma mahsus pasaport sahibi olmaları istenmiyor.
Türk Konsoloslukları, vatandaşların ibraz etmiş olduğu belgelerin yeterli olmadığını değerlendirmesi halinde durumunu aydınlatmaya yarayacak her türlü bilgi ve belgeyi başvuru sırasında talep edebilirler.
Yükümlülerin yurda giriş ve çıkış tarihleri kontrol edilirken, “girişi olmayan çıkışlar” ve “çıkışı olmayan girişler” ile aynı güne ait giriş ve çıkışlar dikkate alınmaz. Kayıtlarda, yurt dışına çıkışın ya da girişin olmadığı belirlense bile, yurda giriş veya çıkış yaptığını gösteren kullanılmış seyahat bileti, pasaport giriş-çıkış kaşesi, yurt içinde ya da yurt dışında muayene veya tedavi gördüğünü gösteren rapor veya benzeri belgeler ile kanıtlayabilenlerin işlemleri, yapılan tespit doğrultusunda yürütülür.
Aile Birleşimi Anlaşmaları çerçevesinde yabancı bir ülkede kendilerine ikamet etme ve çalışma hakkı verilmesi taahhüt edilenlerin askerlikleri, iltica başvurusu dışında elde ettikleri ve kendisine yabancı ülkede işçi statüsü sağlayan çalışma iznini ihtiva eden oturma veya doğrudan çalışma izni alıncaya kadar başvuru yılını takip eden yılın sonuna kadar 35 yaşını geçmemek üzere birer yıllık sürelerle en çok üç kez bağlı bulundukları Türk Konsoloslukları aracılığı ile askerlik şubelerine başvurmalarını müteakip ertelenebiliyor.
Bu durumda olanların müracaatını, yükümlünün ikamet veya çalışma hakkı verileceği taahhüt edilen ülkede (Ör: Almanya’da) yaşayan eşi veya birinci dereceden kan ve kayın hısımları yapabilir. Bu şekilde yapılan müracaatlarda yükümlü adına müracaat edenin çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya çalışma izni bulunduğunu gösteren belgelerin ve yükümlü ile yakınlık derecesini ispata yarayan evlilik belgesi veya vukuatlı nüfus kayıt örneğinin de yükümlüye ikamet ve çalışma hakkı verileceğini taahhüt eden yabancı ülke makamları tarafından düzenlenmiş belge ile birlikte ibraz edilmesi zorunlu.
Yurt dışında öğrenciliğine bağlı olarak ikametine izin verilmiş olanların yurtdışı askerlik ertelemesi hükümlerine göre erteleme işlemleri yapılmaz. Ancak, mevcut oturma veya çalışma izinlerinin kendilerine işçi, işveren veya bir meslek ya da sanat mensubu statülerini sağlaması ve diğer yararlanma şartlarını da taşımaları halinde erteleme işlemi yapılabilir.
Şunu da belirtelim ki, yurtdışı askerlik ertelemesi ile ilgili yükümlülerin mevzuatta belirtilen yararlanma şartlarını taşıyıp taşımadıklarını yabancı ülke çalışma mevzuatı çerçevesinde inceleyerek karara bağlama yetkisi Türk Konsolosluklarına aittir.
Yükümlülerin yararlanma şartlarını kaybetmeleri veya erteleme süresi içinde Kanunun başka bir maddesi gereğince askerlik erteleme talebinde bulunmaları halinde, erteleme işleminin sonlandırılması için doğrudan veya Türk Konsoloslukları vasıtasıyla askerlik şubelerine müracaat etmeleri gerekir.
Yurtdışı erteleme süresi hangi sürelerle veriliyor?
Türk Konsolosluklarınca erteleme başvuruları kabul edilen yükümlülerin her türlü askerlik işlemleri, 35 yaşını geçmeyecek şekilde, iltica başvurusu dışında elde ettikleri süresiz çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine sahip olanlar ile ikamet eden ve çok vatandaşlık hakkına sahip olan yükümlülerin ertelemeleri, başvurularının kabulünü müteakip doğum yılına göre 35 yaşını tamamlayacakları yılın 31 Aralık tarihine kadar, süreli çalışma iznini de ihtiva eden oturma veya çalışma izinlerinden uzun olanının bitim tarihini takip eden yılın 31 Aralık tarihine kadar ertelenebiliyor.
Fakat 1111 sayılı Askerlik Kanun’un yürürlükte olduğu 26.06.2019 tarihine kadar bu kanun hükümlerine göre askerliklerini 38 yaşını bitirecekleri yılın son gününe kadar erteletmiş olanların ertelemeleri halen geçerlidir. (Askeralma Kanunu Geçici md. 1/1)
Yurtdışı askerlik ertelemesi hangi hallerde iptali edilir?
Erteleme başvurusu kabul edilenlerden, yararlanma şartlarını oluşturmadıkları halde başvuruları yanlışlıkla kabul edilenlerin, kendi istekleri ile yararlanma hakkından vazgeçenlerin, Türk vatandaşlığından izinle çıkan veya Türk vatandaşlığı kaybettirilenlerin, Türk bandıralı gemilerde çalışanların, Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi görevlisi sıfatıyla yurt dışında bulunanların, oturma veya çalışma izni iptal edilenlerin veya oturma veya çalışma iznini yeniletmeyenlerin askerlik ertelemeleri iptal edilir. (Askeralma Yönetmeliği md. 65)
Ancak saydığımız bu nedenlerle askerlik ertelemeleri iptal edilenler, yararlanma şartlarına yeniden haiz oldukları takdirde erteleme hakkından yararlanabilirler.
Bunların dışında belgelerde sahtecilik veya resmî belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunarak idareyi yanıltmak suretiyle erteleme başvurusunda bulunduğu anlaşılanların, dövizle askerlik dışında diğer askerlik hizmet şekillerinden biri ile askerlik hizmetine başlayanların, askerliğe elverişsiz hale gelenlerin, vefat edenlerin, yurda kesin dönüş yapan veya sınır dışı edilenlerin, başvuru tarihi ile ertelemenin sona erdiği tarih arasında bir takvim yılında toplam olarak 184 gün ve daha fazla süreyle Türkiye’de kalanların da ertelemeleri iptal edilir.
Lâkin belirtilen bu nedenlerden dolayı askerlik ertelemeleri iptal edilenler ise, yararlanma şartlarını yeniden haiz olsalar dahi bir daha erteleme hakkından yararlandırılmaz.
Diğer yandan istisnaen bulunduğu ülkede meydana gelen savaş, genel hayatı olumsuz etkileyen toplumsal olaylar, doğal afet, salgın hastalık ve benzeri zorunlu nedenlerden dolayı yurda dönen ve erteleme dönemi içinde yer alan bir takvim yılında toplam olarak 184 gün ve daha fazla süreyle yurt içinde kalanların ertelemeleri, tabi oldukları yaş sınırını geçmemek üzere yükümlünün yurda döndüğü yılı takip eden yılın sonuna kadar iptal edilmez.
ASKERLİĞE ELVERİŞSİZLİK (ÇÜRÜK) RAPORLARI
Askerlik çağına girenlerle, bu çağa girdikten sonra yoklamaları yapılanlar veya yapılmayanlar, dövizle askerlik kapsamında başvurup ödeme yapmış veya yapmamış olanlar ile fiilen silah altına alınacak olsun ya da olmasın yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızdan askerlik hizmetini yerine getirmeye engel sağlık sorunu olduğunu beyan edenlerin sağlık muayeneleri bulundukları yabancı ülke sağlık mevzuatına uygun şekilde resmi sağlık kuruluşlarında yaptırılır.
Bunun hukuki dayanakları ise 26.06.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun 15/7. maddesi, 22.07.2020 tarihli 31193 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Askeralma Yönetmeliği’nin (AAY) 11. maddesi ve 11.11.2016 tarih ve 29885 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin (TSKJSGKSYY) 7. maddesidir.
Bu vatandaşlarımızdan Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliği’nin 7. maddesi gereğince askerlik hizmetini yerine getirmeye engel sağlık sorunu olduğunu bulundukları ülkelerdeki elçilik veya konsolosluklara beyan edenlerin sağlık muayeneleri, yabancı ülke sağlık mevzuatına uygun şekilde resmi sağlık kuruluşlarında yaptırılır ve alacakları muayene ve tetkik sonuçları veya sağlık raporları Türkçe tercümeleri ile birlikte konsolosluklarca Millî Savunma Bakanlığına gönderilir.
Bu raporlar incelenir ve aşağıdaki kararlardan biri ile onaylanarak yükümlünün kayıtlı olduğu askerlik şubesinin bağlı olduğu askeralma bölge başkanlığına gönderilir;
a) Askerliğe Elverişlidir.
b) Askerliğe Elverişli Değildir.
c) Ertesi Yıla Bırakma.
ç) Sevk Geciktirme.
d) Yurtiçinde Rapor Tanzim Etmeye Yetkili Hastanede Muayenesi Uygundur.
Millî Savunma Bakanlığı yurtdışındaki vatandaşlarımızla ilgili bu yabancı ülke tıbbi raporlarını TSKJSGKSYY hükümlerine göre incelemektedir. Şayet Bakanlık bu raporu uygun görürse raporu onaylar ve ilgili şahsa durum bildirilir.
Ancak Bakanlık bu raporu kendi mevzuatına uygun bulmazsa, şüpheli ve yetersiz görürse onaylamaz. Bu durumda yükümlülerin bu kesinleşmiş raporlara tebliğ veya teslim tarihinden itibaren otuz gün içinde itiraz hakkı bulunmaktadır (AAY md. 14). Fakat itiraz üzerine yükümlünün Millî Savunma Bakanlığı tarafından yurtiçindeki hastanelerde yaptırılacak muayene sonuçlarına göre karara bağlanır. Yani yurtdışındaki vatandaşlarımızın bu ret kararlarına itiraz etmeleri halinde Türkiye’ye gidip Bakanlığın belirleyeceği hastanelerde yeniden muayene olmaları ve heyet raporu almaları gerekiyor. İtiraz üzerine yurtdışındaki yabancı ülke sağlık kuruluşundan bir daha rapor alınamıyor.
Yurtdışındaki vatandaşımızın itiraz üzerine yeniden verilecek olumsuz karara karşı da kanun yoluna başvurma hakkı vardır. Bu vatandaşlarımız kendilerine ret kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içerisinde yetkili idare mahkemesinde (16 Nisan 2017 Anayasa Referandumundan sonra Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kapatılmıştır) bu kararın iptali için dava açabilirler. Bu durumda mahkeme dava açan yükümlüyü başka bir doktor heyetine veya Adli Tıp Kurumuna sevk ederek yeni bir rapor aldırır ve neticesine göre karar verir.
Askerliğe elverişli olmayanlar (halk tabiri ile ‘’çürük raporu’’ alanlar) Askeralma Kanunu’nun 16. maddesi gereğince silahaltına alınmazlar
Ayrıca “Askerliğe Elverişli Değildir” raporu alan bu vatandaşlarımız dövizle askerlik hizmeti kapsamından da çıkartılırlar. 7179 sayılı Kanunu’nun 39/4 maddesi gereğince dövizle askerlik hizmeti kapsamında ödemede bulunmalarına rağmen başvuru işlemleri tamamlanmamış olanların, fazla ödemede bulunduğu anlaşılanların ödemiş olduğu tutarlar talepleri hâlinde kendilerine, vekillerine veya mirasçılarına iade tarihindeki kura göre Türk lirası olarak yurt içinde gösterecekleri banka hesabına iade ediliyor. Lâkin ödeme ve başvuru işlemlerini tamamladıktan sonra askerliğe elverişsiz hâle gelenlere geri ödeme yapılmıyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı çifte vatandaşlara özel düzenleme
Türk vatandaşlığı yanında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşlığı olan çifte vatandaşlarımız Askeralma Yönetmeliği’nin 91. maddesine göre KKTC yetkili makamlarınca, KKTC kanunlarına göre “Askerliğe Elverişli Değildir” kararlı rapor aldıklarından askerlik hizmetinden muaf tutuldukları bildirilen Türk vatandaşları da Türkiye’de askerlik yapmış veya muaf tutulmuş sayılıyorlar.
Yani KKTC vatandaşlığı yanında Türk vatandaşı olan çifte vatandaşlarımız şayet KKTC kanunlarına göre “Askerliğe Elverişli Değildir” kararlı rapor ile KTTC’de askerlikten muaf tutulurlarsa onların bu raporları Türkiye’de de kabul ediliyor. 26.06.2019 tarihli kanundan önceki uygulamada diğer ülkelerde (Örneğin Almanya veya Fransa’da) “Askerliğe Elverişli Değildir” raporuyla o ülkede askerlikten muaf tutulma Türkiye’de kabul edilmiyordu. Çünkü fiili ve zorunlu askerlik yapma zorunluluğu isteniyordu. 26.06.2019 tarihli kanun değişikliğinden sonra ise zaten KKTC ve Tunus Cumhuriyeti dışında yabancı ülkede yapılan askerliğin sayılması başvuruları kabul edilmiyor.
KKTC vatandaşı çifte vatandaşların “Askerliğe Elverişli Değildir” raporunun Türkiye’de geçerliliğinde özel hükümler getirilmiştir. Örneğin Yönetmeliğe göre yükümlülerin “Askerliğe Elverişli Değildir” kararlı raporları KKTC’nin yetkili makamlarınca onaylanacağından diğer ülkelerde olduğu gibi ayrıca Bakanlıkça onay işlemi yapılmıyor.
Oysa Almanya’daki bir vatandaş (isterse çifte vatandaş olsun) Konsolosluğa müracaat etmeli, Almanya sağlık mevzuatına uygun Alman sağlık kuruluşundan resmi bir rapor almalı, bu raporu Konsolosluk Bakanlığa göndermeli ve Bakanlıkça onaylanmalı. Bu rapor Bakanlıkça kabul edildiği takdirde Türkiye’de geçerli olmaktadır.
Fakat KKTC vatandaşı çifte vatandaşlarımız için böyle bir zorunluluk bulunmuyor. Bu vatandaşlarımız KKTC kanunlarına göre “Askerliğe Elverişli Değildir” raporuyla askerlik hizmetini yapmış kabul edildiklerinden muafiyete esas belgelerini Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliğine ibraz etmeleri yetiyor. Lefkoşa Büyükelçiliği bu belgeleri elektronik ortamda Bakanlığa gönderiyor.
Bakanlığın da elektronik ortamda aldığı bu verileri sisteme aktarılması sonrasında vatandaşımızın kayıtlı olduğu askerlik şubelerince işlemi basitçe tamamlanıyor.
DÖVİZLE ASKERLİK HİZMETİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR
Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın dövizle askerlik hizmetlerininden kimlerin ve nasıl yararlanacağı temel olarak 7179 sayılı Askeralma Kanunun 39. maddesinde (mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunun Ek-1 maddesi) düzenlenmiş, bunun nasıl uygulanacağı kanuna esas alınarak Askeralma Yönetmeliğiyle detaylandırılmıştır. Çifte uyruklu vatandaşların durumunu ayrıca inceleyeceğiz.
Dövizle Askerlik Hizmetinden Yararlanma Şartları (Yönt. md.73)
Her şeyden önce genel olarak dövizle askerlik hizmetinden yararlanma şartlarını şu şekilde sıralayabiliriz;
- Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında yabancı ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine sahip olarak işçi, işveren, meslek ya da sanat mensubu statüsüne veya bir iş sözleşmesine bağlı olarak yabancı bandıralı gemilerde gemi adamı cüzdanında yazılı mesleğini icra eden gemi adamı statülerini haiz olarak Türkiye’de geçirilen süreler hariç olmak üzere en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile fiilen çalışmış olmak.
- Bakanlıkça internet üzerinden verilecek olan uzaktan eğitimi tamamlamış olmak.
- Dövizle askerlik hizmeti dışında diğer askerlik hizmetlerinden biri ile askerlik hizmetine başlamamış olmak.
- Kanunda belirtilen döviz miktarını peşin ödemek.
Şimdi de bu şartları sırasıyla açıklamaya çalışalım.
1-Dövizle askerlik hizmetinden kimler faydalanabilir?
Dövizle askerlik hizmetinde Türkiye dışında yabancı bir ülkede yaşayan erkek Türk vatandaşları ile çifte vatandaşlar faydalanabilir. Ancak yurtdışında yaşamak askerlik hizmetin herkesin yararlanabileceği anlamına da gelmiyor.
Bu vatandaşlarımızdan Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında yurtdışında bulundukları ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de kapsayan oturma izni veya doğrudan çalışma iznine sahip olarak işçi, işveren, meslek ya da sanat mensubu statüsüne olanlar faydalanabilir.
Avrupa Birliği üyesi bir ülkede yaşayan vatandaşlarımız Avrupa Birliği Adalet Divanı kararına göre şayet bir oturum iznine sahip iseler bu aynı zamanda çalışma iznine sahip oldukları anlamına geliyor. Diğer ülkelerde yaşayan vatandaşlarımız çalışma iznini kapsamayan sadece oturma iznine sahipseler dövizle askerlikten faydalanabilmek için mutlaka çalışma izni de almaları gerekir. O ülke mevzuatına göre oturuma izni ile birlikte doğrudan çalışma izni alınıyorsa bunlar da dövizle askerlik hizmetinden faydalanabilir. Kapsama giren bu oturma izinleri ve/veya çalışma izinlerinin süreli veya süresiz olmasının bir önemi yoktur. Elbette çifte vatandaşların o ülkede oturuma veya çalışma izini almaları gerekmediğini vurgulamak gereksizdir.
Yabancı ülkede oturum izni olmadan bu haktan yararlanabilecek bir grup vatandaşımız da var. Bunlar gemi adamı cüzdanına sahip gemi adamlarıdır. Gemi adamı bu vatandaşlarımız da şayet yabancı bandıralı bir gemide bir iş sözleşmesine bağlı olarak gemi adamı cüzdanında yazılı mesleğini icra eden gemi adamı statüsüne sahiplerse bunlar da dövizle askerlik hizmetinden faydalanabilirler.
Yurtdışında en az üç yıl (1095 gün) çalışma ne demektir?
Bu belirttiğimiz ve sadece Türk vatandaşı olan yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında bulundukları ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de kapsayan oturma izni veya doğrudan çalışma iznine sahip olarak işçi, işveren, meslek ya da sanat mensubu statüsüne, yabancı bandıralı bir gemide bir iş sözleşmesine bağlı olarak gemi adamı cüzdanında yazılı mesleğini icra eden gemi adamı statüsüne sahip vatandaşlarımız Türkiye’de geçirilen süreler hariç olmak üzere en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile yabancı ülkede fiilen çalışmış olmaları halinde dövizle askerlik hizmetinden faydalanmaları mümkündür.
Bu vatandaşlarımızın kanunda belirtilen şart ve statülere uygun olarak şayet birden fazla ülkede çeşitli zaman aralıkları dâhilinde çalıştıkları süreler varsa bu sürelerin belgelendirilmesi kaydıyla en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile çalışma ve bulunma sürelerine dahil edilir.
Bu vatandaşlarımızın çalışma süreleri hesaplanırken;
- Herhangi bir işyerinde çalışmayarak işsizlik sigortası ödemesi alanların,
- Çalışma dışında kendilerine ait mülklerin kira ya da benzeri gelirleriyle geçimini sağlayanların,
- Malûliyet yardımı alanların,
- Eşi çalıştığından ya da ikamet edilen hanenin toplam geliri yeterli olduğundan kendisine işsizlik veya malûliyet yardımı ödenemeyenlerin,
- Resmî kurumlardan sosyal yardım alarak geçimlerini sağlayanların bu durumlarını ispata yarayan belgeleri yetkili Türk Konsolosluğuna ibraz etmeleri halinde, bu sürelerin tamamı fiilen çalışma süresine dahil edilir.
Yabancı ülkelerde faaliyet gösteren Türk şirketlerinde çalışanların bu statülere sahip vatandaşlarımızın çalıştıkları işyerinin ticari faaliyette bulunma ve gelir elde etme izninin olması, ücret ve maaşlarının bu ülkede elde edilen gelirden döviz olarak ödenmesi kaydıyla bu süreler çalışma süresi olarak kabul edilir.
Fakat bu işçi, işveren, bir meslek veya sanat mensubu ya da gemi adamı statüsünde olan vatandaşlarımızın yabancı bir ülkede çalıştıkları veya bulundukları zamanlarda ücret veya maaşlarının Türkiye’den ödendiği süreler, yabancı ülkelerde resmî görevle bulundukları süreler, geçerli oturma çalışma izninin olmadan kaçak olarak ya da oturma veya çalışma izinlerini iltica nedeniyle alınan süreler, gemi adamı cüzdanı ve geçerli bir iş sözleşmesinin bulunmadan veya Türk bandıralı gemilerde çalıştıkları süreler, dövizle askerlik hizmetinden yararlanma şartlarından herhangi birini taşımadığı süreler çalışma veya bulunma sürelerinden sayılmaz.
Bunların dışında Aile Birleşimi Anlaşmaları kapsamında askerlikleri ertelenen yükümlülerin oturma veya çalışma izni olmadan çalıştıkları süreler, dövizle askerlik hizmeti için gerekli çalışma süresinden sayılmaz.
Yabancı bir ülkede öğrenciliğe bağlı olarak ikametine izin verilmiş olanlar dövizle askerlik hizmetinden yararlanamaz. Ancak, mevcut oturma veya çalışma izinlerinin kendilerine Kanunda belirtilen işçi, işveren veya bir meslek ya da sanat mensubu statülerini sağlaması ve diğer yararlanma şartlarını da taşımaları halinde dövizle askerlik hizmetinden yararlanabilir.
Çifte vatandaşlarla yurtdışında doğup büyüyenlerin durumu
Yurtdışında ikamet eden çoklu yani çifte vatandaşlık hakkına sahip vatandaşlarımızla yine yurtdışında ikamet eden ve yurt dışında doğup yurtdışında ikamet eden ve aynı zamanda süresiz ikamet iznine sahip olan vatandaşlarımızdan yurtdışında en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile yabancı ülkede fiilen çalışmış olma şartı aranmıyor. Ancak bu iki grubun da Türkiye’de geçirilen süreler hariç olmak üzere en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile yabancı ülkede bulunmaları gerekiyor.
Çifte vatandaşlarımızın yalnızca uyruğunda bulundukları ülkelerdeki süreleri bu en az toplam üç yıl (1095 gün) bulunma süresinden sayılır. Yine yurtdışında doğup yurtdışında ikamet eden ve süresiz ikamet iznine sahip olan vatandaşların da süresiz ikamet iznine sahip oldukları ülkelerde bulundukları süreler bulunma süresi olarak kabul ediliyor. Bu çifte vatandaşlarımızın yabancı ülke vatandaşlığını kazanmadan önce oturma veya çalışma iznine sahip oldukları süreler, yurtdışında doğup yurt dışında ikamet eden ve süresiz ikamet iznine sahip olan vatandaşlarımızın doğdukları yabancı ülkede süresiz ikamet izni almadan önce oturma veya çalışma iznine sahip oldukları süreler bulunma süresine dâhil ediliyor.
Çifte vatandaşlarımızın Türkiye’de geçirdikleri süreler, yabancı ülkelerde Türkiye’nin resmi görevlisi olarak bulundukları süreler, yabancı ülke vatandaşlığını kazanmadan önce oturma veya çalışma iznine sahip olmadan ya da yabancı ülke vatandaşlığının bulunduğu ülke dışındaki başka bir yabancı ülkede oturma veya çalışma iznine sahip olmadan çalıştıkları ya da bulundukları süreler, dövizle askerlik hizmetinden yararlanma şartlarından herhangi birini taşımadığı süreler bulunma sürelerinden sayılmıyor.
Yurtdışında doğup yurtdışında ikamet eden ve süresiz ikamet iznine sahip olan vatandaşlarımızın da yine Türkiye’de geçirdikleri süreler, yabancı ülkelerde Türkiye’nin resmi görevlisi olarak bulundukları süreler, süresiz ikamet iznine sahip olmadıkları veya süresiz ikamet iznine sahip bulunduğu ülke dışındaki başka bir yabancı ülkede oturma veya çalışma iznine sahip olmadan çalıştığı ya da bulundukları süreler, dövizle askerlik hizmetinden yararlanma şartlarından herhangi birini taşımadığı süreler bulunma sürelerinden sayılmıyor.
Yurtdışında bulunma nasıl kontrol ediliyor?
Türk vatandaşı veya çifte vatandaş olanların dövizle askerlik hizmetinden yararlanabilmelerinde aranan Türkiye’de bulunma süreleri hariç en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile yabancı ülkede bulunup bulunmadıklarının kontrolü emniyet yurda giriş-çıkış kayıtlarından kontrol ediliyor. Bu yükümlülerin yurda giriş ve çıkış tarihleri kontrol edilirken de “girişi olmayan çıkışlar” ve “çıkışı olmayan girişler” ile aynı güne ait giriş ve çıkışlar dikkate alınmıyor. Böyle bir durumda emniyet kayıtlarında, yurtdışına çıkışın ya da girişin olmadığı belirlense bile, yurda giriş veya çıkış yaptığını gösteren kullanılmış seyahat bileti, pasaport üzerindeki giriş-çıkış kaşesi, Türkiye’de veya yurtdışında muayene veya tedavi gördüğünü gösteren rapor veya benzeri belgeler ile kanıtlayabilenlerin işlemleri, yapılan tespit doğrultusunda yürütülüyor.
2-Uzaktan eğitimin alınması
Dövizle askerlik hizmetinden faydalanabilmek için yukarıda saydığımız çalışma ve/veya bulunma şartlarını yerine getiren vatandaşlarımız 03.08.2018 tarihli kanun değişikliğiyle getirilen Milli Savunma Bakanlığının internet üzerinden online olarak verilen uzaktan eğitim programının başarıyla tamamlanması gerekiyor. Eğitimin tamamlanması halinde Türk Konsolosluğuna dövizle askerlik başvurusu yapıldığında bu eğitimin tamamlandığı Türk Konsolosluğu tarafından online olarak teyit edilecektir. Bunun için herhangi bir belge ibraz edilmesi gerekmiyor.
3-Daha önceden başka bir statüde silah altına alınmamak
Dövizle askerlik hizmetinden faydalanabilmek için diğer bir şart da dövizle askerlik hizmeti dışında diğer askerlik hizmetlerinden biri ile örneğin fiili veya bedelli askerlik hizmetine başlamamış olmak gerekiyor. Aksi daha önceden dövizle askerlik hizmeti dışında bir askerlik hizmetine başlamış olanlar daha sonradan tüm şartları yerine getirseler bile dövizle askerlik hizmetinden faydalanamıyorlar.
4-Kanunda belirtilen döviz miktarını peşin ödemek
Yukarıdan beri sıraladığımız yararlanma şartları yükümlü vatandaşlarımızın başvuru tarihinden önce kendi durumuna göre sağlanması gerekir.
26.06.2019 tarihinden önce ödenecek dövizle askerlik bedeli mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunun EK-1 maddesi 15 Aralık 2011 tarihinde yürürlüğe giren 30.11.2011 tarihli ve 6252 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle değiştirilerek, „5.112 Euro“ olan dövizle askerlik bedeli „10.000 Avro“ya çıkartılmış, 21 gün süreli temel askerlik eğitimi şartı kaldırılmıştır. Daha sonra bedel 2013 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla 6.000 Avroya düşürülmüştür. 27.01.2016 tarihinde yürürlüğe giren 14.01.2016 tarihli 6661 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle maddedeki bedel 1.000 Avro’ya indirilmiş ve 38 yaş sınırı getirilmiş ise de en son 03.08.2018 tarihinde yürürlüğe giren 27.07.2018 tarihli 7146 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle 38 sınırlaması kaldırılarak bedel 2.000 Avro’ya yükseltilmiş ve uzaktan eğitim şartı getirilmiştir.
Başvuru tarihinden önce şartları yerine getiren vatandaşlarımız 26.06.2019 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Askeralma Kanununa göre her yıl T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığının belirlediği memur aylık katsayısının 240.000 sabit gösterge ile belirlenen bedelli askerlik miktarının ödeme günündeki T.C. Merkez Bankasının belirlediği avro döviz alış kurunun veya bunun karşılığı kadar konvertibl yabancı ülke parasını başvuru yaptıkları tarihte peşin olarak ödemeleri gerekiyor.
Bunu şu şekilde formülüze edebiliriz;
Dövizle askerlik bedeli = Memur aylık katsayısı x 240.000 / Ödeme günündeki TCMB Euro alış kuru
Bu bedelin taksitle ödenme imkânı bulunmuyor.
Euro para birimini kullanmayan ancak paraları konvertibl olan yabancı ülkelerde bulunanlar, Askeralma Genel Müdürlüğünce belirlenen Avro dışındaki konvertibl döviz tutarını ödeyebilirler. Paraları konvertibl olmayan ülkelerde çalışan yükümlüler de belirlenen konvertibl döviz miktarlarından herhangi biri ile de ödemede bulunabilirler.
Yapılan ödemeler, Dışişleri Bakanlığınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında Hazine adına açılacak özel döviz hesabına Avro olarak kaydedilir. Bu tutarlar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca transfer tarihindeki döviz alış kuru üzerinden Türk Lirasına çevrilerek Hazine ve Maliye Bakanlığı Merkez Saymanlığı hesabına aktarılır ve bütçeye gelir kaydedilir. Döviz tahsilâtı ve özel döviz hesabına aktarılması ile ilgili oluşacak transfer ücreti ve diğer masraflar yurt dışı temsilcilikler tarafından yükümlülerden tahsil edilir. Transfer ücreti ve diğer masraflar, Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak Dışişleri Bakanlığınca belirlenir. Dövizle askerlik hizmeti kapsamında yapılan döviz ödemelerinin tahsilatı ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında Hazine adına açılmış özel döviz hesabına aktarılması işlemleri Dışişleri Bakanlığınca yapılır.
Burada önemle belirtmek gerekir ki, gerekli tüm belgeleri ibraz etmeden yani başvuru yapılmadan uzaktan eğitim programının tamamlanması ve/veya dövizle askerlik bedelinin ödemesi dövizle askerlik başvurusunun tamamlandığı anlamına gelmez. Geçerli bir pasaport ibraz etmeyenlerin başvurusu kesinlikle kabul edilmez. Ve izah ettiğimiz bu dövizle askerlik hizmetinden faydalanma sadece barış zamanlarında mümkündür. Seferberlik ve savaş hâlinde bu imkândan hiçbir Türk vatandaşı faydalanamaz.
5-Daha önce dövizle askerlik kapsamından çıkarılanların durumu
26 Haziran 2019 tarihinden önce yürürlükte olan mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunu döneminde dövizle askerlik hizmeti imkanından faydalanıp başvuranlar ilk taksiti peşin ödemekle birlikte 38 yaşlarını doldurdukları yılın son 31 Aralık gününe kadar tüm taksit ödemelerini yapıp bitirmeyenler ile 38 yaşlarını doldurdukları yılın son 31 Aralık gününe kadar ödemelerini tamamlamadan Türkiye’de 184 gün ve daha fazla süre bulunanlar dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkartılıyor ve bir daha bu imkandan faydalandırılmıyor.
Fakat bunlar için bir af nitelikli olarak 13.07.2022 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan kanun değişikliği ve bu kanunla Askeralma Kanununa eklenen Geçici 2. maddesiyle bu imkândan faydalanabilmeleri için bir fırsat verildi.
Bu iki grup vatandaşımız bu geçici imkândan faydalanabilmek için şayet bir kanuni düzenleme ile uzatım söz konusu olmaz ise başvurularını 31.12.2025 tarihine kadar yurtdışında iseler yurt dışı temsilciliklere veya Türkiye’de iseler askerlik şubelerine gerekli belgelerle kendileri, vekilleri ya da vasileri aracılığıyla dövizle askerlik hizmetinden faydalanmak üzere yapmaları gerekiyor.
Bunlar öncelikle yukarıda açıkladığımız gibi fakat ödeme tarihinde değil, müracaat tarihilerinde geçerli bedelli askerlik hizmeti bedelinin TCMB Euro döviz alış kuruna bölünmesiyle bulunacak miktarı ödeyecekler.
Müracaatta bulunan bu vatandaşlarımız ayrıca bu dövizle askerlik bedeline ek ve bir ceza olarak 40.000 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarının müracaat ettikleri tarihte TCMB tarafından tespit edilen döviz alış kuruna göre Euro veya karşılığı kadar konvertibl yabancı ülke parasını da ödemeleri gerekir.
Bunu da şu şekilde formülüze edebiliriz;
Ek ödemeli dövizle askerlik bedeli = Memur aylık katsayısı x 240.000 / Müracaat tarihindeki TCMB Euro alış kuru + Memur aylık katsayısı x 40.000 / Müracaat tarihindeki TCMB Euro alış kuru
Bu bulunan her iki miktar toplanacak. Bu vatandaşlarımızın toplam bedelden daha önce ödedikleri ve geri iade almadıkları miktar düşülecek. Neticede bulunacak miktar müracaat tarihindeki tutardan az ise vatandaşımız eksik kalan tutarı müracaat tarihinden itibaren 10 iş günü içinde ödemesi gerekiyor. Bu ek ödemeli dövizle askerlik toplam miktarı ödendiklerinde askerlik hizmetini yerine getirilmiş sayılacaklar.
Daha önce ödenen miktar müracaat tarihindeki tutara eşit veya daha fazla ise vatandaşımız doğrudan askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılacak. Daha önceki uygulamalarda olduğu gibi fazla ödenen tutar geri ödenmeyecek.
Dövizle Askerlik Hizmetinden Yararlanacak Yükümlülerden Başvuruda İstenen Belgeler (Yönt. md. 74)
Dövizle askerlik hizmetinden yararlanmak isteyen yükümlüler; aşağıdaki bilgi ve belgeleri ihtiva eden bir dilekçe ile bağlı bulundukları Türkiye Cumhuriyeti konsolosluklarına başvururlar. Bu belgeler ;
a) İşçiler için gerekli belgeler;
1) Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında yabancı ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine göre alınmış ve kendilerine yabancı ülkede işçi statüsü sağlayan belge,
2) Çalıştığı işyerinin işvereni tarafından düzenlenmiş, çalışma tarihlerini ve sürelerini belirten ve fiilen en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile yabancı ülkede çalıştığını kanıtlayan belge,
3) Umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportu.
b) İşverenler için gerekli belgeler;
1) Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında yabancı ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine göre alınmış ve kendilerine işveren statüsü sağlayan oturma belgesi,
2) Yabancı ülkede, bir işyerini fiilen en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile işveren olarak çalıştırdığını kanıtlayan belge,
3) Umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportu.
c) Bir meslek veya sanatı icra edenler için gerekli belgeler;
1) Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınmış yabancı ülkelerde iltica başvurusu dışında yabancı ülke mevzuatına uygun bir şekilde elde ettikleri çalışma iznini de ihtiva eden oturma izni veya doğrudan çalışma iznine göre alınmış ve kendilerine meslek ya da sanatlarını fiilen icra etmelerine imkân veren belge,
2) Yabancı ülkelerde en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile fiilen bir meslek veya sanatı icra ettiklerini gösterir belge,
3) Umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportu.
d) Yurt dışında ikamet eden çok (çifte) vatandaşlık hakkına sahip olanlar için gerekli belgeler;
Yabancı ülke vatandaşlık kimlik belgesi veya yabancı ülke pasaportu,
ile bağlı bulundukları Türk Konsolosluklarına kendileri, vekilleri ya da vasileri aracılığıyla başvurmak zorundadırlar
e) Gemi adamları için gerekli belgeler;
1) Gemiyi işleten şirket veya yetkilendirdikleri kişi ya da makamlarca düzenlenmiş en az toplam üç yıl (1095 gün) süre ile fiilen gemi adamı olarak çalıştıklarını gösterir iş sözleşmeleri,
2) Türk veya yabancı ülke resmi makamlarınca düzenlenmiş gemi adamı cüzdanı,
3) Umuma mahsus Türkiye Cumhuriyeti pasaportu,
ile geminin bayrağını taşıdığı ülkedeki veya gemi adamlarının işlemlerinin yürütülmesi için Dışişleri Bakanlığınca yetkilendirilen ülkelerdeki Türk Konsolosluklarına kendileri, vekilleri ya da vasileri aracılığıyla başvurmak zorundadırlar.
Ayrıca yükümlüler, durumlarını açıklığa kavuşturacak ve ispata yarayacak, konsolosluklar tarafından talep edilen diğer belgeleri de ibraz etmek zorundadırlar.
Kendisi resmi Devlet görevlisi sıfatı taşımamasına rağmen; eşi veya birinci derece kan ve kayın hısımlarının görevinden dolayı diplomatik, hizmet veya hususi pasaport sahibi olan yükümlülerden yukarıda izah ettiğimiz gibi kendisine işçi/işveren/meslek sanat mensubu statüsünü sağlayan çalışma iznini ihtiva eden oturma izni veya çalışma izin belgesini ibraz edenlerden umuma mahsus pasaport sahibi olmaları istenmez.
Dövizle askerlik başvurusunun iptalini gerektiren durumlar (Yönt. 76)
Dövizle askerlik hizmetinden yararlanmak üzere yaptıkları başvuruları kabul edilenlerden çalışma veya bulunma süresi içerisindeki;,
a) İşçi, işveren, bir meslek veya sanat mensupları ya da gemi adamlarının; Ücret veya maaşının yurt içinden transfer edildiği, yabancı ülkede resmî görevle bulunduğu, geçerli bir oturma çalışma izni olmadığı ya da oturma veya çalışma iznini iltica nedeniyle aldığı, gemi adamı cüzdanı ve geçerli bir iş sözleşmesinin bulunmadığı veya Türk bandıralı gemilerde çalıştığı, Türkiye’de geçirdiği süreler düşüldükten sonra toplam çalışma süreleri üç yıllık (1095 günlük) süreden az olduğu, dövizle askerlik hizmeti dışında diğer statülerde fiilî askerlik hizmetine başladığı, müracaatına ait belgelerde sahtecilik veya resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunarak idareyi yanıltmak suretiyle dövizle askerlik başvurusunda bulunduğu, ödenmesi gereken döviz miktarını ödemediği ve yararlanma şartlarından herhangi birini taşımadığı, sonradan anlaşılanlar,
b) Çok vatandaşlık hakkına sahip olanlardan; Ödenmesi gereken döviz miktarını ödemediği, dövizle askerlik hizmeti dışında diğer statülerde fiilî askerlik hizmetine başladığı, yararlanma şartlarından herhangi birini taşımadığı, müracaatına ait belgelerde sahtecilik veya resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunarak idareyi yanıltmak suretiyle dövizle askerlik başvurusunda bulunduğu, Türkiye’de geçirdiği veya yabancı ülkede resmî görevle bulunduğu ya da yabancı ülke vatandaşlığını kazanmadan önce oturma ve çalışma iznine sahip olmadıkları süreler düşüldükten sonra toplam bulunma süreleri üç yıllık (1095 günlük) süreden az olduğu sonradan tespit edilenler dövizle askerlik hizmetinden faydalanamazlar. Bu durumda bulunan yükümlülerin müracaatları nüfusa kayıtlı oldukları askerlik şubesince iptal edilir.
Türk Konsolosluklarınca bu durumları tespit edilenlerin kimlik bilgileri başvurularının iptali için nüfusa kayıtlı oldukları askerlik şubesine bildirilir. Dövizle askerlik hizmeti dışında diğer statülerde fiilî askerlik hizmetine başlayanlar ve müracaatına ait belgelerde sahtecilik veya resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunarak idareyi yanıltmak suretiyle dövizle askerlik başvurusunda bulunduğu anlaşılanlar hariç diğer nedenlerle başvurusu iptal edilenler, yararlanma şartlarını sonradan sağlamaları halinde dövizle askerlik hizmetinden faydalanabilirler. Bunların ödedikleri toplam döviz tutarı, ödeyecekleri miktardan düşülür.
Başvuru ve ödeme işlemlerini tamamladıktan sonra dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkarılmalarını talep edenlerin bu istekleri kabul edilmediği gibi başvurusu kabul edilmeyen ya da başvurusu iptal edilen yükümlülerin askerlik işlemleri tabi oldukları statülerine göre yürütülür.
DÖVİZLE ASKERLİK HİZMETİ KAPSAMINDAN ÇIKARILMA
Kimlerin dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkarılması gerektiği 1111 sayılı Askerlik Kanunun Ek-1 maddesinin 2.fıkrasıyla 23.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Dövizle Askerlik Hizmeti Uygulama Esasları Hakkında Yönetmeliğinin 29.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre ;
- Dövizle askerlik hizmetinden yararlanmak üzere başvuranlardan ödemeleri gereken yabancı ülke parasını yönetmelikte belirtilen sürelere uygun ödemeyenler,
- Gerekli yararlanma şartlarını taşımadıkları halde dövizle askerlik başvurularını konsolosluklarca sehven kabul edilenlerle, dövizle askerlik hizmeti kapsamında yükümlülüklerini tamamlamış olsalar dahi Kanunda ve Yönetmelikte belirtilen şartlara sahip olmadıkları halde, dövizle askerlik hizmetinden yararlandıkları sonradan anlaşılanlar da kapsam dışında tutulurlar.
Yönetmeliğin 29/2 maddesi „…bu sebeplerle kapsamdan çıkartılanlar, gereken şartları tekrar oluştursalar dahi, bir daha dövizle askerlik hizmetinden yararlanamazlar, bunlar yurtiçinde durumlarına uygun askerlik işlemine tabi tutulurlar“ hükmüne göre bir daha dövizle askerlik hizmetinden faydalanamıyorlardı. Ancak , 8 Şubat 2011 tarihinde yürürlüğe giren 1111 Sayılı Askerlik Kanununun Geçici 43 üncü maddesi uyarınca; bu sebeplerden dolayı 7 Şubat 2011 dahil daha önceki bir tarihte dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkarılan veya 7 Şubat 2011 dahil daha önceki bir tarihte bu sebeplerden dolayı yasa kapsamından çıkarılmaları gerektiği sonradan tespit edilenler, halen yararlanma şartlarını taşıyor olmaları ve konsolosluklarına müracaatlarında mevcut ödemelerini 10.000 Avro veya karşılığı döviz miktarına tamamlamaları kaydıyla, yeniden dövizle askerlik hizmetinden yararlanabilirler.
3) Ayrıca yükümlülüklerini tamamlayıncaya kadar geçen süre içinde;
a) Ücret veya maaşları yurt içinden transfer edildiği,
b) Yabancı ülkelerde resmi görevle bulundukları,
c) Herhangi bir takvim yılının (1 Ocak-31 Aralık tarihleri arası) toplam olarak yarısından fazlasını (184 gün dahil daha fazlasını) yurt içinde geçirdikleri,
ç) Yurda kesin dönüş yaptıkları veya bulundukları ülkeden sınır dışı edildikleri,
d) Dövizle askerlik hizmetinden yararlanmak için oluşturulması gereken şartları (yurt dışındaki statülerini) kaybettikleri,
e) Yabancı ülkede oturma veya çalışma iznine sahip olsalar dahi meslek ve sanatlarını yurt içinde icra ettikleri,
f) Askerliğe elverişsiz olduğu tespit edilenler,
g) Dövizle askerlik hizmetinden kendi istekleriyle vazgeçenler,
h) Sahte bilgi, beyan veya belgelerler dövizle askerlik hizmetinden yararlandıkları tespit edilenler, dövizle askerlik hizmeti kapsamından çıkarılarak durumlarına uygun askerlik işlemine tabi tutulurlar.
Burada yükümlü vatandaşların uygulamada sık karşılaşılan ve önemle dikkat etmesi gereken husus, kesin terhis belgesi alınıncaya kadar aynı yıl içerisinde 6 aydan fazla mazeretsiz olarak yurtiçinde bulunmamaları gerekmektedir. Buradaki mazeret göreceli bir kavram olarak algılanmalıdır. Zira Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) verdiği bazı kararlarda aynı takvim yılında yapılan temel askerlik eğitimini yükümlü lehine olarak 6 aylık süreye dahil etmemekte (AYİM 3.Daire 14.7.2005/341-988) temel eğitim süresi başında ve sonunda yurt içinde geçirilen kısa süreleri (2.D. 18.10.2006/442-1097) ve bazı hallerde sağlık raporlarını bir mazeret kabul ederken (AYİM 2.Daire 10.01.2007 tarihli 2006/415 E. 2007/56 K. sayılı kararı) ekonomik sıkıntılar, staj, kanunları bilmemek, yakınların rahatsızlığı gibi diğer sebepleri mazeret olarak görmemektedir. (2.D. 7.2.2007 tarihli 2006/973 E. 2007/142 K.)
Yine aynı doğrultuda AYİM çalıştığı ülkeden sınır dışı edilerek Türkiye’ye iade edilmeyi mazeret saymamış, buna karşılık yükümlünün yabancı ülkede kalış ve çalışma sürelerini de nazara alarak geçirilen trafik kazasından dolayı 6 aydan fazla Türkiye’de kalmayı mazeret olarak değerlendirmiştir.
Sağlığa ilişkin sebeplerde genel olarak Yüksek Mahkeme hastalığın mahiyeti, tedavi şekli ve süresi, raporun alındığı tarih ve yer, yurt içinde kalınan süre, yabancı ülkede çalışma süresinin uzunluğu gibi hususlara göre bir sonuca varmaktadır. Bir uyuşmazlıkta müracaatından sonra temel askerlik eğitimi için Türkiye’ye giriş yaparken daha önceden keşinleşmiş bir mahkumiyetinin infazı için 3 yıl cezaevinde kalan ve hemen tahliyesiyle birlikte temel askerlik eğitimini tamamlayan ve yurtdışında çalışmasına devam eden yükümlünün yurt içinde geçirdiği sürelerin zaruriyetten kaynaklandığına hükmedilmiştir. Ancak buna karşılık temel askerlik eğitimini yaptıktan sonra yabancı bir firmanın çalışanı olarak 6 aydan fazla bir süre Türkiye’de kalan çifte vatandaşın kapsamdan çıkarılmasını hukuka uygun bulmuştur. ( Türkiye’de Askerlik Usulleri ve Askerlik İşlemlerine İlişkin İdari ve Adli Davalar, Dr. Celal Işıklar, s.242 ve 243, Adalet Yayınevi, 2011 Ankara)
Bu nedenle bu sürelere dikkat etmek ve dövizle askerlik hizmeti kapsamında olan yükümlülerin kesin terhis belgesi alıncaya kadar yurda giriş ve çıkışlarında pasaportlarına giriş-çıkış damgası bastırmaları, ileride durumlarını (Örn.: yurt dışına çıkış yaptıklarını) ispat edebilmeleri açısından yararlı olacaktır.
Bütün bunlara rağmen haklı bir nedene dayanılmadan kapsam dışına çıkarılma durumunda idari işlemin tebliği tarihinden itibaren 60 gün içerisinde İdare Mahkemesine dava açma hakkı bulunmaktadır. (AYİM 16 Nisan 2016 tarihli halk oylamasıyla getirilen Anayasa değişikliğinde kapatılmıştır.)
BEDELLERİN GERİ ÖDENMESİ ( Yönetmelik m.77)
Döviz ödemesinde bulunanlardan;
a) Başvurusu kabul edilmeyen veya iptal edilenlerin,
b) Öngörülen döviz tutarlarından fazla ödemede bulunanların,
c) Başvuruları olmadığı halde ödeme yaptıkları tespit edilenlerin ödedikleri dövizler talepleri halinde kendilerine, vekillerine, vasilerine veya kanuni mirasçılarına iade edilir.
Geri ödeme ile ilgili başvurular; Türkiye’de yükümlünün kayıtlı olduğu askerlik şubesine, yurt dışında ise askerlik şubelerine iletilmek üzere yetkili Türk Konsolosluklarına yapılır. Yükümlüler dilekçelerinde yurt içinde kendi adlarına açılan Türk Lirası hesaplarının IBAN’ını, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaralarını ve iletişim bilgilerini de belirtmek zorundadır.
Vekil, vasi veya kanuni mirasçı sıfatı ile yükümlü adına müracaat edenlerin, bu durumlarını ispata yarayan vekâletname veya mirasçılık belgesinin asıl ya da Türkiye’de noterlerce, yurt dışında Türk Konsolosluklarınca onaylanmış suretleri de talep dilekçelerine eklenir. Kanuni mirasçı sıfatıyla yükümlü adına geri ödeme müracaatında bulunanların her biri için, mirasçılık belgesinde belirtilen hak sahipliği oranları dâhilinde geri ödeme teklifinde bulunulur.
Ödenen dövizler, yükümlülerin ödeme yaptığı tarihteki Euro karşılığı üzerinden, askerlik şubelerince bildirilmesi üzerine Hazine ve Maliye Bakanlığı Merkez Saymanlığınca iade tarihindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kuruna göre Türk Lirasına çevrilerek talep dilekçesinde belirtilen hesap numarasına aktarılır. Geri ödeme işleminin gerçekleştiği, Hazine ve Maliye Bakanlığı Merkez Saymanlığı tarafından ilgili askerlik şubesine bildirilir.
BİRDEN FAZLA UYRUKLU TÜRK VATANDAŞLARININ YABANCI ÜLKELERDE YAPTIKLARI ASKERLİKLER
26.06.2019 tarihinde 7179 sayılı Askeralma Kanunu yürürlüğe girmiş ve bu tarihten sonra birden fazla uyruklu (çifte) vatandaşlarımızın vatandaşı bulundukları yabancı ülkede yaptıkları veya yapmış sayıldıkları askerlik hizmetleri sadece o ülke ile ikili uluslararası anlaşma olması halinde Türkiye’de sayılmaya başlanıp askerlik hizmetinden muaf olmaktadırlar. (Askeralma Kanunu md. 45/1)
Yani 7179 sayılı Kanununun tamamen yürürlükten kaldırdığı mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunundaki birden fazla uyruklu Türk vatandaşlarının yabancı ülkede yaptıkları askerliklerinin doğrudan Türkiye’de sayılması ilişkin düzenleme gibi bir düzenleme de Askeralma Kanununda yapılmamıştır.
Dolayısıyla bu tarihten sonra şayet o ülke ile ikili uluslararası sözleşme yok ise çifte vatandaşlığa sahip Türk vatandaşlarının vatandaşı oldukları ülkede yaptıkları askerliklerinin sayılması için başvuru yapmaları mümkün değildir. Bu düzenlemeye göre mevcut durumda ikili uluslararası sözleşme sadece Tunus Cumhuriyeti ile iki ülkeden birinde yapılan askerlik hizmetinin sayılmasına dair 19.10.2000 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanarak 01.03.2002 tarihinde yürürlüğe giren ikili anlaşma ile Türkiye Cumhuriyeti ile Tunus Cumhuriyeti vatandaşlığını birlikte taşıyanlardan; her iki ülkeden birinde yapılan askerlik hizmeti diğerinde de kabul edilmektedir.
7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde askerlik yapanlar” başlıklı 44. maddesindeki “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kanunlarına göre zorunlu askerlik hizmetini yerine getirdiklerini belgelendiren Türk vatandaşları bu Kanun hükümlerine göre askerlik yapmış sayılırlar” hükmüdür. Buna göre KKTC’de yapılan zorunlu askerlik başvuru yapılması halinde Türkiye’de de geçerli sayılmaya devam ediyor.
Dolayısıyla KKTC ve Tunus Cumhuriyeti dışında diğer ülkelerde 26.06. 2019 tarihinden önce veya sonra yapılan askerlik hizmetleri bu tarihten sonra yapılan başvurulara istinaden Türkiye’de kabul edilmiyor.
26.06.2019 tarihinden önce yabancı ülkede yapılan askerlikler
Askeralma Kanununun yürürlüğe girmesinden yani 26.06.2019 tarihinden önce çifte vatandaş iken yabancı ülkede yapılan askerlik hizmetinin sayılması için yetkili Türk dış temsilciliğine başvuru yapılmamış ise bunlar kabul edilmiyordu. Zira bu konuda Millî Savunma Bakanlığının 22.07.2020 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Askeralma Yönetmeliğinin Geçici 1/5 maddesi açıkça bunu düzenlemiştir.
Askeralma Kanununun yürürlüğe girmesinden önce çifte vatandaş iken yabancı ülkede yapılan askerlik hizmetinin sayılması için yetkili Türk dış temsilciliğine başvuru yapılmamışlarla ilgili nasıl işlem yapılacağı Askeralma Yönetmeliğinin Geçici 1/5 maddesinde aynen şu şekilde düzenlenmiştir; “Çok vatandaşlık hakkına sahip olan ve bulundukları yabancı ülkelerde yapmış oldukları askerlik hizmetleri nedeniyle mülga 1111 sayılı Kanun kapsamında muafiyet hakkı olanların Kanunun yürürlüğe girdiği 26.6.2019 (hariç) tarihinden önce dış temsilciliklere başvurmuş olmaları halinde bu talepleri yerine getirilir”
Ancak çifte vatandaşlık hakkına sahip olan ve bulundukları yabancı ülkelerde yapmış oldukları askerlik hizmetleri nedeniyle mülga 1111 sayılı Kanun kapsamında muafiyet hakkı olan vatandaşlarımızın sırf 25.06.2019 tarihine kadar başvuru yapmamalarından dolayı kazanılmış bir hak olan bu askerlikten muafiyet haklarının Yönetmelikteki bu düzenlemeden dolayı verilmemesi Anayasa tarafından güvence altına alınan hukuk devleti ilkesine aykırılık teşkil ediyordu.
Nihayet bu mağduriyet durumunu Millî Savunma Bakanlığı 29.06.2024 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve bu tarihten itibaren yürürlüğe giren Askeralma Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2. maddesiyle Yönetmeliğin Geçici 1/5 maddesini tamamen yürürlükten kaldırarak askerlik hizmetleri nedeniyle mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunu kapsamında muafiyet hakkı olan vatandaşlarımızın dış temsilciliklerimize başvurmalarının ve kazanılmış haklarından dolayı Türkiye’de askerlikten muaf olmalarının önünü açmıştır.
Örneğin 1998 yılında Alman vatandaşlığını alarak çifte vatandaş olan ve 2009 yılında Almanya’da zorunlu askerliğini yapan, ihmalinden dolayı bu askerliğini saydırmak için 25.06.2019 tarihine kadar başvuru yapmadığından veya bu tarihten sonra başvuru yapsa bile talebi reddedilmesi nedeniyle muafiyet hakkı verilmeyen vatandaşımız 29.06.2024 tarihinden sonra bağlı olduğu konsolosluğa gerekli ve ispatlayıcı belgeleriyle başvurup Türkiye’de askerlikten muaf olabilemektedir.
Elbette ki, bu haktan herkes yararlanamıyor. Çifte vatandaş olunan ülkeye, yapılan askerlik hizmeti türüne ve çifte vatandaşlığın elde edilişine göre bu haktan faydalanma şartları değişmektedir. Bunun için 26.06.2019 tarihi öncesi yürürlükte olan mevzuat hükümlerine ve uygulamalara bakmak faydalı olacaktır.
Birden fazla uyruklu Türk vatandaşlarının askerlikleri 1111 sayılı Askerlik Kanununun 2/son maddesi ile bu madde esaslarına göre hazırlanan, 25.07.1993 tarih ve 21648 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe giren, Bakanlar Kurulunun 05.07.1993 tarihli ve 93/4613 sayılı kararına göre yürütülmekteydi.
a) Çifte vatandaşlığın elde edilişine göre
1.Yurtdışında doğup ve o ülkede ikamet edenler ile
2.Kanuni rüşt yaşına (18 yaşına) kadar yabancı bir ülkeye gitmiş olanlardan bulundukları ülke vatandaşlığını da kazanan Türk vatandaşları bu haktan faydalanabiliyordu.
Yurtdışında doğmayan veya 18 yaşından sonra yabancı ülkeye gelen ve çifte vatandaşlık alanların yabancı ülkede yaptıkları askerlik Türkiye’de sayılmıyor. Aynı şekilde yurtdışında doğan ancak ikametleri uyruklarında bulundukları ülkede olmayanların yabancı ülkede yaptıkları askerlik Türkiye’de sayılmaz.
b) Yabancı ülkede yapılan askerlik hizmet türüne göre
Diğer yandan birden fazla uyruklu askerlik yükümlülerinin yabancı ülkelerde yaptıkları;
1. Vatandaşlığını kazandığı ülkeye kanuni rüşt yaşından sonra gitmiş olanların bu ülke silahlı kuvvetlerinde yaptıkları askerlik hizmeti,
2. Türkiye’de askerlik hizmetine başladıktan sonra herhangi bir nedenle yurt dışına çıkıp tabiiyetinde bulunduğu yabancı ülkede askerlik hizmetini yapanların hizmeti,
3. Türkiye ile savaş halinde bulunan bir devletin veya bu devlet ile aralarındaki savaş için ittifak veya iştirak olan bir devletin silahlı kuvvetlerinde hizmet kabul edenlerden, askerlik görevini yapmak için yetkili kılınmış makamlar tarafından usulen yapılacak çağrıya mazeretsiz olarak bir ay içinde icabet etmeyenlerin askerlik hizmeti,
4. Yabancı ülkede askerliklerini yaptıkları sırada Türkiye Cumhuriyeti’nin iç ve dış güvenliği ile kanunun suç saydığı şekilde iktisadi ve/veya malî güvenliği aleyhine faaliyette bulunanların askerlik hizmeti,
5. Askerlik mükellefiyeti (zorunlu askerlik) bulunmayan ülkelerde yapılan askerlik hizmeti,
6. Uyruğunda bulunduğu ülkede,
A) Fiili askerlik hizmetinden muaf olanlar, (Örneğin sağlık veya belirli bir yaşı geçmesi sebebiyle)
B) Askerlik hizmeti yerine sivil kurum ve kuruluşlarda da hizmet yapmadan doğrudan ihtiyata alınanlar,
C) Bedel ödemek suretiyle hiç fiili askerlik hizmeti yapmadan muaf olanların Türkiye’de askerlik yükümlülüklerinden sayılmıyor.
c) Askerlik yapılan yabancı ülkeye göre
Askerlik hizmetlerinin kabul edileceği ülkeler, ihtiyaç duyulduğunda her yılın aralık ayı içerisinde; Dışişleri ve İçişleri bakanlıklarının uygun görüşü alınarak Millî Savunma Bakanlığınca belirlenmekteydi.
Buna göre askerlik hizmetlerinin kabul edileceği ülkeler; Almanya, Avusturya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, İsrail, İsveç, İsviçre, İtalya, Norveç, Yunanistan, Tunus ile Suriye olarak belirlenmişti. Ancak bu ülkelerden bazılarında zamanla zorunlu askerlik hizmeti kaldırıldığından veya bazıları Bakanlıkça listeden çıkarıldığından Türk vatandaşlığı yanında bu ülke vatandaşlığı da bulunanlar Türkiye’de askerlikten muaf olamamakta, durumlarına göre askerlik işlemlerine tabi tutulmaktadırlar.
Zira bu ülkelerden;
Hollanda’da zorunlu askerlik hizmeti kaldırılmış olduğundan, 01 Ocak 1997 tarihi itibarıyla,
Belçika’da zorunlu askerlik hizmeti kaldırılmış olduğundan, 01 Ocak 1998 tarihi itibarıyla,
Fransa’da, 01 Ocak 1999 tarihinden itibaren, 31 Aralık 1978 tarihinden sonra doğmuş olanların askerlik yapma yükümlülükleri askıya alındığından, bu tarihten sonra doğmuş olan yükümlülerin müracaatları,
İtalya’da 1985 doğumlulardan itibaren zorunlu askerlik hizmeti kaldırıldığından 01 Ocak 2005 tarihi itibarıyla,
İsveç’e zorunlu askerlik hizmeti kaldırılmış olduğundan, 01 Temmuz 2010 tarihi itibariyle,
Almanya’da zorunlu askerlik hizmeti kaldırılmış olduğundan, 01 Temmuz 2011 tarihi itibariyle listeden çıkartılmıştır.
Ayrıca Suriye 26.01.2018 tarihinden itibaren askerlik hizmeti kabul edilen ülkeler kapsamından çıkarılmış, aynı tarihte Azerbaycan listeye eklenmiştir.
26.06.2019 tarihinden önceki son duruma göre halen Avusturya, Azerbaycan, Danimarka, Finlandiya, İsrail, İsviçre, Norveç, Yunanistan, Tunus ve yukarıda sayılan istisna durumları kapsamındaki ülkelerde yapılan askerlik hizmetleri 29.06.2024 tarihindeki Askeralma Yönetmeliğindeki değişiklikten sonra gerekli ve ispatlayıcı belgelerle ikamet edilen yerin bağlı olduğu Türk konsolosluğuna başvurulması halinde Türkiye Cumhuriyeti’nde sayılmaktadır.
Tunus ile Türkiye arasında askerlikten muafiyetle ilgili ikili uluslararası sözleşme olduğundan KKTC’nin durumu ise özel olarak hem mülga 1111 Askerlik Kanunu hem de 7179 sayılı Askerlik Kanunu’nda düzenlendiğinden bu ülkelerde 26.06.2019 tarihinden önce veya sonra yapılan askerlikler halen Türkiye’deki askerlik hizmetinden sayılmaktadır.
Bunlar dışında herhangi bir ülkede yapılan askerlik hizmeti Türkiye Cumhuriyeti’nde sayılmamaktadır.
MAVİ/PEMBE KARTLI VATANDAŞLARIN DURUMU (5901 sayılı Kanun)
Bilindiği gibi daha önceden mülga 403 sayılı Türk Vatandaşlık Kanununa göre daha sonra ise 5901 sayılı Türk vatandaşlığı Kanununa göre Bakanlar Kurulundan veya İçişleri bakanlığından izin almak suretiyle Türk vatandaşlığından çıkan ve yabancı bir ülke vatandaşlığına giren vatandaşlarımız Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen faydalanabilmektedirler.
Ancak bu vatandaşlarımız çıkma iznini aldıkları tarihten itibaren yabancı muamelesine tabi tutulacaklarından bu tarihten itibaren yasal olarak askerlik yükümlülükleri bulunmamaktadır.
Bu vatandaşlarımızın Türk vatandaşlığından çıkmadan önce dövizle askerlik hizmetinden yararlanıp yararlanmaması veya tekrar Türk vatandaşlığına girmesi halinde askerlik hizmetleri yönünden birçok hukuki ve idari sorunları da beraberinde getirmektedir.
Bu vatandaşlarımız tekrar Türk vatandaşlığına alındıkları takdirde, nüfus kayıtları ile birlikte askerlik kayıtlar da yeniden canlandırılacağından, daha önce askerlik görevini yapmamış veya yapmış sayılmamışlarsa, hangi yaşta olurlarsa olsunlar önceki askerlik safahatları dikkate alınarak vatandaşlığı kaybettikleri tarihteki statülerine göre yürütülür. (Askeralma Yönetmeliği md. 90/6)
İşte bu durumlarda varsa daha önce ödemiş olduğu dövizi geri alanlar yeniden Türk vatandaşlığına alınsalar dahi yeniden dövizle askerlik kapsamına alınmazlar. Ödemiş olduğu dövizi geri almayanlardan, yeniden vatandaşlığa alınanlar ise kanundaki şartları halen taşımaları halinde dövizle askerlik hizmetinden yararlanmaya devam edebileceklerdir.
Yine dövizle askerlik hizmeti kapsamında temel eğitimini yapmış olanlardan, yeniden vatandaşlığa alınan ancak dövizle askerlik hizmeti şartlarını taşımadığından statüsüne göre askerlik hizmetine tabi tutulanların temel eğitim süresi, yeni hizmet süresinden düşülecektir.
TEKRAR TÜRK VATANDAŞLIĞINI ALIP ÇİFTE VATANDAŞ OLANLARI YABANCI ÜLKEDE YAPTIKLARI ASKERLİKLER
Mülga 1111 sayılı Askerlik Kanunu döneminde çifte vatandaşlarımızın yabancı ülkede yaptıkları zorunlu askerlik veya zorunlu sivil hizmetlerin kazanılmış hak olarak Türkiye’de sayılmasının önündeki engel olan Askeralma Yönetmeliğinin Geçici 1/5 maddesinin 29.06.2024 tarihinde yürürlük kaldırılarak bu askerliklerin Türkiye’de sayılmasının önünün açıldığını ve bunun şartlarını yukarıda izah etmiştik.
Tekrar Türk vatandaşlığına girmek isteyen mavi kartlı veya mülga 403 sayılı Türk Vatandaşlık Kanununun 25/a, ç, d ve e maddesi gereğince Türk vatandaşlığı kaybettirilenlerin mavi kartlı iken veya yabancı ülke vatandaşı iken o ülkede zorunlu olarak yaptıkları askerlikleri de Türkiye’de sayılacak mı?
Yukarıda da izah ettiğimiz gibi birden fazla uyruklu (çifte) Türk vatandaşlarının yabancı ülkede yaptıkları zorunlu askerlik hizmetlerinin ancak mevzuattaki şartlara uygun ve yabancı ülke vatandaşlığı yanında Türk vatandaşlığı olanlar için geçerli olduğu mülga 1111 sayılı Askerlik Kanununun 2/son maddesinde “….bulundukları ülke vatandaşlığını da kazanan TÜRK VATANDAŞLARI…” tabirinden açıkça anlaşılmaktadır.
Lâkin maddenin lafzından doğumla Türk vatandaşı olup sonradan Türk devletinden izin alarak Türk vatandaşlığını kaybeden “Mavi Kartlı” vatandaşlarımızın veya mülga 403 sayılı Türk Vatandaşlık Kanununun 25/a, ç, d ve e maddesi gereğince Türk vatandaşlığı kaybettirilenlerin (5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu md. 43/1) diğer şartları yerine getirmeleri kaydı ile mavi kartlı iken veya tek yabancı ülke (örneğin Alman) vatandaşı iken bu ülkelerde yaptıkları zorunlu askerlik hizmetlerinin Türkiye’de askerlik hizmetlerinden sayılıp sayılmayacağı tam olarak anlaşılmamaktadır.
Bu tereddüttü girmek için mavi kartlılarla ilgili olarak Millî Savunma Bakanlığına (MSB) bu soruyu sorduk. MSB, 22.08.2024 tarihli cevabında doğrudan mavi kartlıları zikretmemekle birlikte “Çok vatandaşlık hakkına sahip olanlardan Almanya’da 2011 yılından önce askerlik hizmetini yapan veya yapmış sayılanların; durumlarını ispata yarayan belgelerin yeminli tercüman tarafından tercüme edilmiş Türkçe tercümesinin noter onaylı sureti ile yurt dışında konsolosluklara, yurt içinde ise askerlik şubesine müracaat etmesi halinde Türkiye’de askerlik hizmetini yapmış sayılmaktadır” şeklinde cevap verdi. Bu cevaptan Almanya’da yürürlüğe giren kanun gereğince mavi kartlı insanımızın bugün bile tekrar Türk vatandaşlığına girip çifte vatandaş olması ve bunun sonrası mavi kartlı iken 01.07.2011 öncesi Almanya’da yaptığı zorunlu askerlik hizmetini saydırmak için Almanya’da Türk konsolosluğuna Türkiye’de ise askerlik şubesine başvurması halinde saydırabileceği anlaşılmaktadır. Önemli olan Almanya’da 2011 öncesi yapılan zorunlu askerliğin Türkiye’de saydırılması için başvuru yapıldığı tarihte çifte vatandaşlık hakkına sahip olmaktır. Elbette bu sadece Almanya için değil yukarıda saydığımız ülkelerde yapılan askerlikler için de geçerlidir.
Konu ile ilgili olarak bu bilgiyi teyit etmek ve pekiştirmek amacıyla yurtdışı Türklerden sorumlu en yetkili kurum yetkileri ile kurduğumuz irtibatta da bu bilgi teyit edilmiştir. Hatta uygulamanın hem konsolosluklar hem de askerlik şubeleri tarafından halen bu şekilde yapıldığı bilgisini de vermişlerdir.
Konunun daha iyi anlaşılması için iki örnek verelim.
Örneğin, 1996 yılında Türk vatandaşlığından izinle çıkan ve mavi kartlı vatandaşımız mavi kartlı iken 2008 yılında Almanya’da zorunlu olarak sivil bir kurumda hizmet yaparak askerliğini tamamlamıştır. 27.06.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe giren ve çifte vatandaşlık imkânı veren Alman Vatandaşlık Kanunu gereğince vatandaşımız Alman vatandaşlığı yanında yeniden Türk vatandaşlığını alarak çifte vatandaş olmak istiyor. Vatandaşımız Türk Vatandaşlığı Kanunu gereğince ikamet şartına tabi olmadan yeniden Türk vatandaşı olursa mevzuattaki diğer şartları taşıması ve başvuru yapması halinde 2008 yılında Almanya’da yaptığı askerlik hizmeti Türkiye’de sayılır. Çünkü vatandaşımız başvuru anında çifte vatandaştır.
Diğer bir örneğimiz 18 yaşından küçük iken anne-babasına bağlı olarak Türk vatandaşlığını kaybedip mavi kartlı olan vatandaşımız 2010 yılında Almanya’da zorunlu askerliğini sivil hizmet olarak yerine getirmiştir. 27.06.2024 tarihinden sonra Almanya’da Türk vatandaşlığını yeniden alır ise başvurusu üzerine Almanya’da yaptığı bu askerlik hizmeti Almanya’da zorunlu askerliğin kaldırıldığı 01.07.2011 tarihinden önce yapıldığından Türkiye’de askerlik hizmeti olarak kabul edilir. Çünkü bu vatandaşımız da başvuru anında çifte vatandaştır.
Burada önemli olan bu çifte vatandaşlık hakkını alan ve Almanya’daki ister çifte vatandaş iken ister tek Alman vatandaşı mavi kartlı iken Almanya’da 01.07.2011 öncesi yapılan zorunlu askerliğin saydırılması için başvuran çifte vatandaşlarımızın ya yurtdışında (Almanya’da) doğup ikamet etmeleri ya da yurtdışına (Almanya’ya) kanuni rüşt yaşından önce yani 18 yaşından önce gelmeleri sonunda çifte vatandaşlığı kazanmaları gerekiyor.
Almanya’da yaptıkları zorunlu askerliği Türkiye’de saydırmak için başvuran çifte vatandaşlardan yurtdışında doğmamış ve ikamet etmemiş olanlarla Almanya’ya 18 yaşından sonra gelenlerin 2011 öncesi olsa dahi Almanya’da yaptıkları bu zorunlu askerliği Türkiye’de saydırmaları mümkün değildir.
Bu açıdan baktığımızda ikinci örneğimizdeki vatandaşımız 18 yaşından küçük Almanya’ya gelmiş veya Almanya’da doğmuştur. Yani bu vatandaşımız açısından sorun yoktur. Birinci örneğimizdeki vatandaşımız da inceleme sonucu bu şartları taşıyorsa elbette o da askerlikten muafiyet hakkını elde edebilir.
Şayet Almanya’da doğmamış ve ikamet etmemiş olanlarla Almanya’ya 18 yaşından sonra gelenlerin 2011 öncesi bile olsa Almanya’da yaptıkları bu zorunlu askerliği Türkiye’de saydırmaları mümkün değilse de Türk vatandaşlıklarını tekrar aldıkları tarihte henüz 35 yaşlarını ikmal etmemiş iseler 35 yaşlarını dolduracakları yılın sonuna kadar askerliklerini yurtdışı erteleme olarak erteletebilirler. Bu vatandaşlarımız 35 yaşını geçmişler ise erteleme hakları olmaz.
Bu durumda Türk vatandaşlığından çıkmadan önce askerlik hizmetlerini yapmamış veya yapmış sayılmadıklarından bu vatandaşlarımızın askerlik işlemleri önceki askerlik safahatları dikkate alınarak Türk vatandaşlığını kaybettikleri tarihteki durumlarına göre değerlendirileceğinden durumlarına uyan dövizle, bedelli veya fiili askerlik yükümlülükleri söz konusu olacaktır (7179 sayılı Askeralma Kanunu md. 43/2). Ayrıca Türk vatandaşlığını tekrar aldıklarından ve erteleme hakları olmadığından askerlik hizmetlerini yapacakları veya yapmış sayılacakları tarihe kadar yoklama kaçağı durumuna düşeceklerdir.
Ayrıca bu durumda olanlar yaşları ne olursa olsun askerliğe elverişsizlik (çürük) raporu alma durumu hariç durumlarına uyan askerlik hizmetlerini yapmadan veya yapmış sayılmadan askerlik çağından çıkamazlar. Bu yükümlülüğü yerine getirmek zorundadırlar.
Bu durumda olan özellikle mavi kartlı Alman vatandaşı olan insanımızın tekrar Türk vatandaşı olmak istediklerinde mutlaka bağlı oldukları Türk dış temsilciliklerimize, bağlı oldukları askerlik şubelerine, Millî Savunma Bakanlığı Askeralma Genel Müdürlüğüne veya konusunda uzman hukukçulara müracaat ederek bilgi almalarını ve bu bilgiler doğrultusunda durumlarını tespit edip buna göre hareket etmelerini şiddetle tavsiye ederiz.
Av. Şerif Yılmaz
NOT: Daha fazla bilgi için İletişim bilgilerine bakınız. Yazılı veya sözlü (Büroda, telefonda veya mail yolu ile) danışmalar § 34 I 1 RVG gereğince ücrete tabidir.